Victor Hugo’nun ölümsüz eseri Sefiller oldukça uzun bir romandır. Türkçe çevirisi yaklaşık 2.000 sayfadır. Karakter çok, olay bol, süreç de uzundur. 1815 – 1832 yılları arasındaki Fransa’da yaşanan toplumsal bozulma, fakirlik, sınıf ayrımı ve insanoğlunun önyargılarının değişememesi ana konusudur.
Böyle bir eseri sahneye taşımak cesaret ister. Daha önce bu cesareti Ankara Devlet Tiyatrosu göstermişti ki maalesef o oyunu başarısız bulmuştum. Hem de çok büyük bir bütçe, dekor, kostüm, oyuncu sayısından oluşmasına rağmen. Ben bu tip uzun ve derin konulara değinen oyunların sahneye konmaması gerektiğini düşünenlerdenim.
Ritim Yapım bu zor eseri hem sahneye koyarak hem de bir adım daha atarak turnelerle Anadolu’da ki tiyatro severlere ulaştırarak ülke tiyatro sanatı adına büyük bir iş yapmakta. Öncelikle tebrik etmek isterim ekibi. Oyun tek perde ve 1,5 saat. Dolayısı ile kitaptaki birçok konu ve karakter çıkarılmış zorunlu olarak. Ekmek çaldığı için tüm hayatı boyunca suçlanan Jean Valjean’ın hayat hikayesi anlatılmış. Günümüzde de olduğu gibi kimse neden bu adamın ekmek çalmak zorunda kaldığını sorgulamamış ?
Oyunculuklarda Merve Köse ve Ziver Armağan Açıl (Aynı zamanda oyunun yönetmeni) öne çıkmakta. Dekor doğal olarak çok güçlü değil. Arka planda video görüntüler olsaymış belki mekanlar daha iyi yansıtılabilirmiş. Kostümler döneme uygun. Işık ve Müzik desteği ise iyiydi. Oyunun sonunda oyuncular sahneyi terk etmiyor, isteyen seyirciler ile fotoğraf çektiriyor, bu sosyal medyayı çok seven halkımız için oldukça cazip olabilir!
Halen turnede olan bu oyun, şehrinize geldiği zaman muhakkak gidip izleyiniz. Bilet fiyatları da son derece uygun. Bu şekilde tiyatro emekçilerine destek vermiş olursunuz.
Dünya tiyatrolarında en çok oynanan komedilerden birisi olan, Joseph Kesselring’in “Arsenic and Old Lace” adıyla yazmış olduğu, Nedim Saban tarafından da Türkçe’ye ve ülkemize başarılı bir şekilde uyarlanmış bir oyun. 1944 yılında “Arsenik Kurbanları” ismi ile sinemaya da aktarılmış ve büyük gişe başarısı elde etmiş.
“AHUDUDU” olarak ülkemize uyarlanan oyun 2016 yılından bu yana tam 9 yıldır çoğu zamanda kapalı gişe olarak sahnede. Tabi bu başarıda oyunun 2 yaşlı kız kardeş karakterini canlandıran Suna Keskin ve Melek Baykal’ın muhteşem oyunculuklarının büyük payı var. O kadar ustalar ki bırakın seyirciyi bence her tiyatro oyuncusu bu oyuna gidip tiyatro sanatı ve kariyerleri adına dersler çıkarabilir. Oyunun konusu da son derece ilgi çekici. Hiç evlenmemiş 2 kız kardeş, babalarından kalan konakta, bir küçük odayı kiralığa çıkarmışlardır. Bu odayı kiralamaya gelen, kimsesiz, umutsuz ve genelde yaşlı insanları ustalıkla zehirleyerek “Huzura” kavuşturmaktadırlar!
2 perde ve ara dahil 2,5 saat süren oyunda 2 büyük usta dışında 2 oyuncuyu da çok beğendim. Dr. Einstein rolünde Selim Tezin ve Sadist Yeğen Halim rolünde Murat Turhan da çok etkileyicilerdi. Dekor son derece inandırıcı, detaylı ve başarılı idi. Hele de böyle bir dekoru, özel bir tiyatronun turneye çıkarması büyük cesaret ve emek işidir, Tiyatrokare’yi bir tiyatro sever olarak tebrik etmek isterim. Kostümler keza çok iyi ve döneme uygundu. Oyun öncesi, arası ve oyunda çalan Türk Sanat Müziği eserleri de muhteşemdi. Oyunun olmayan yönleri ise (Bana göre elbette) ilk perde ve oyunun başlarında konuya çok geç girilmesi (ki oyunun süresini de gereksiz uzatmış) ve Deli yeğen Zeki rolünde yönetmenin değil de başka bir oyuncunun oynamaması olmuş.
Şu anda Anadolu turnesinde olan bu oyunu tiyatroyu seven her bir izleyicinin muhakkak seyretmesi gerekli. Şehrinize gelirse kaçırmamanızı öneririm. Suna Keskin ve Melek Baykal gibi ustalar bir daha bu sahnelerde zor görülür.
Sefiller / Ritim Yapım