90 dakika, tek perde, tek kişilik bir oyun.
Çok bizden, bu topraklardan bir hikaye. Bilinçakış gibi bir metin, harika bir oyunculuk, sade bir dekor ve bana göre muazzam bir aksesuar (havlu) kullanımı.
Gönül rahatlığıyla bunlar yaşanmıştır diyebileceğim kadar doğal, gerçekçi bir metin ortaya çıkarmış Turgay Korkmaz. Öncelikle kendisini tebrik ediyorum. Hem yazarı hem de yönetmeni olarak yapmış olduğu etkiler, dokunuşlar oyunu seyir zevki yüksek bir hâle getirmiş.
Erdem Kaynarca, bu güzel metine Muhammed Ali olarak çok yakışmış. Onun saflığı, onun hayallerinin peşinden koşuşu, onun duyarlılığı, onun pes etmeyişi… Hepsini bize güzel aktardığını düşünüyorum. Kendisine de kocaman alkış.
Gariptir belki ama ben en çok oyundaki “havlu”nun kullanımını beğendim diyebilirim. Pide oldu, çocuk oldu, baş örtüsü oldu, eldiven oldu, önlük oldu… Oldu da oldu. Bu yaratıcı ve estetik kullanım biçimini beğendiğimi söylemeden edemedim.
Oyunun kendi özeti bence kendisini güzel açıklamış. Keyifli bir akşam geçirmek için izlemenizi tavsiye ederim. Bir tek şunu söyleyebilirim. Tek perde için 90 dakika biraz uzun. Bir yerden sonra yorucu olabiliyor. Onun haricinde listenizde olsun derim.
Emeği geçen herkesi tebrik ediyorum. Seyircisi, ışığı bol olsun.
Muhammed Ali / Yolcu Tiyatro