Asmalı Sahne'nin çoğu oyununda "1 yorum, 0 takipçi,10 puan" övgü yorumlarına rastlıyorum. Ekip olarak çevrelerinde izleyen kişilerden ricada bulunuyor olabilirler. Yazan kişilerin yorumları objektif de olabilir. İyi niyetli yaklaşıyorum. Lakin sıradan bir izleyici olarak söylüyorum, bu durum beni fazlasıyla rahatsız ediyor. Oyunu incelemek için girip böyle yorumlar gördüğümde gitme arzumu yok ediyor. Bu sebeple Asmalı Sahne oyunlarını es geçer oldum. Bu şekilde davranan topluluklar inanın izleyiciyi oyunlardan soğutuyor.
Eğer bunu görüyorsanız, eleştirimi dilerseniz dikkate alarak değerlendirirsiniz ya da söylediğimi saçma bulur es geçersiniz, tercih sizindir.
Talep üzerine yazıldığını iddia ettiğim yorumlar konusunda yanılıyorsam da yine dile getirebilirsiniz.
Bilinmesini istediğim husus şudur ki, böyle yorumlar gördüğüm sürece o oyuna gitmemeyi tercih ediyor olacağım.
Öncelikle şunu söylemeliyim ki, oyun asla görsel şölen ya da coşkulu sahne performansları sunmuyor. Böyle bir beklentiniz olmaması oyundan haz almanıza fayda sağlayacaktır. Sahnede tamamıyla sıradan olmayan bir oyun var.
Metin, bütünlüğü ve sekmeden giden akışı ile seyirciyi yormayacak şekilde gayet net ve anlaşılır yazılmış. Bu açıdan başarılı bulduğum oyun, ayrıca her seyircinin hayatından ufak da olsa kesitler sunuyor. Yönetmene gelirsek, etkisini en baştan itibaren görüyoruz. Sahnede dingin bir oyun var. Buna oyuncuların sakin performansları da eklenince coşkudan uzak bir sahneleme ortaya çıkmış. Coşkuyu içinizde yaşamalısınız. Bu unsurlar eşliğinde oyun yavaş yavaş kendini açıyor ve ilerleyen zamanda yine durağan bir şekilde noktalanıyor.
Dört genç oyuncu herhangi bir materyal kullanmadan sadece jestler ile görsellik sunuyor. Neredeyse her oyunda rastladığımız bize verileni görmek yerine, kafamızda canlandırıyor ve hayal gücü ile istediğimiz dekoru oyuna katabiliyoruz. Hatta oyuncuların bayağı kostümleri sayesinde, karakterleri yine kafamızda biz şekillendiriyoruz. Hayal gücümüze destek veren ise oyuncuların mimikleri ve elbette ağızlarından çıkan cümleler.
Ben; dekor, ışık, kostüm ve oyundaki yalınlığı eşdeğer ve gayet tamamlayıcı buldum. Eğer büyük bir dekor ya da gösterişli kostümler eşliğinde sakin bir oyun izlesek tekdüze kalmış diyebilirdik. Ama her unsur o kadar sade oluşturulmuş ki, bize düşen o sadeliği keyifle izlemek ve duygulara eşlik etmek oluyor.
Oyuncuların her biri rolünü kıvamında oynuyor ve hiçbiri tabir caizse rol çalmaya meyletmiyor. Bu da genel bütünlüğün hiç bozulmadığı ve sırıtan performansların olmadığı bir oyun izlememize olanak sağlıyor.
Toparlayacak olursak, dört kadının kendi küçük hayatlarında yaşadığı büyük dertleriyle baş etme çabalarını ve kesişen hikayelerini konu alan "Bunu Kimseye Söylemeyin" katıksız bir tiyatro keyfi sunuyor diyebiliriz. Işıklı şovlar ya da devasa dekorların öne çıktığı oyunları bir kenara bırakın ve oyuncuların seyirciye verdiği en kıymetli unsur olan duyguyu bu oyun ile birlikte hissedin.
dün seyrettim. ve çıkışta sizin gibi benzer bir yorumdfa buldum. tiyatroserverlerin izleyebileceği bir oyun gerçekten. diğer türlü zevk almaları çok zor
Asmalı Sahne