-
Hayatımda böyle bir oyun izlemedim. Reji, oyunculuk, devamlı bir dekor değiştirememe, oyuncu gelmeyince içeriden alıp getirmeler... Tiyatro böyle birşey değil! İnsanlar sonra neden tiyatroya gelmiyor diyoruz. Sizlerin yüzünden güzelim sanat mahfoluyor. Lütfen acıtmayın artık tiyatro sanatının ruhunu. Sabahattin Ali nin o muhteşem eseri kim siz kim. Bir de facebookta yapılan yorumları silmek yerine biraz ders alın. Sanata adım atmak istiyorsanız en azından eleştirilere kulak asın. 55 TL verdim oyuna. Yazıklar olsun. Kendinizi de sanatçı statüsüne sokmayın zira yakınından uzağından geçmiyorsunuz. Biletleriniz de diğer Kürk Mantolu Madonna oyunu ile karıştırıldığından sattı. Bunu da gayet iyi biliyorsunuz. Oyunun sonuna kadar salonun çoğu dayanamadı kaçtı gitti. Daha ne olsun. Bir sürü öğrenci vardı. Çocukların parasını geri verin.
-
Tiyatro afişindeki 13 kişilik "dev" kadro yazısının gerçekte müsamere tadında uyarlamasıdır. Sahne konuşmaları kadar net olarak duyulan reji konuşmaları (göz kalemi nerede, simdi degil, bekle...), plansiz dekor değişimi, rol gereği sahnede bulunmasi gereken arkadaşların bir turlu zamanında gelememesi, ses ve ışık ayarlamasına hic girmiyorum bile...
Tiyatroya ve Sebahattin Ali'ye olan saygimizdan sonuna kadar sabredebildik. Uzülerek söylüyorum ki oyunun bırakın sizi içine almasını seyircilerin salonu terketmesine sebep olmuştur. Bu ruhsuz ve kotu oyunculuk izmirde turne yaptıracak kadar özgüvene sahip olunması açısından taktir edilesidir.
Kısacası bu denli kotu performanslı oyuna gidip değerli vaktinizi harcamayın, bırakın Sebahattin Ali'nin o essiz betimlemeleri ile yarattığı dünya hayal gücunuzde kalsın.
-
Maalesef yorumların çoğuna katılıyorum, gerçekten amatör bir topluluk için çok büyük ve zor bir eser. Lütfen bu şekilde turneye çıkıp insanların beklentilerini yerle bir etmeyin. Bazı eserler satırlarda kalmalı gibi hissettim çünkü ne yaparsam yapayım bir türlü sahneye bağlayamadım kendimi. Keşke bu kadar güzel bir duyguyu bu kadar donuk ve zayıf bir oyunculukla sahneye siz yansıtmasaydınız. Yazık oldu..
-
Kitabı okumuş olmama rağmen oyunun içine çok giremedim ve duygusunu hissedemedim. Konuyu bilmem sadece takip edebilmemi kolaylaştırdı. Kitap neredeyse birebir sahnede. Ancak oyunu kopuk kopuk izledik. Oyun çok fazla sahne geçişi içeriyordu. Dolayısıyla her bir sahnenin hazırlık aşaması sık sık akışı böldü. Hatta geçiş süreleri bazen oynanan sahneden bile uzun sürmüş olabilir. O anlar sıkıcıydı ve dikkati dağıttı. (Bu durum bana bir dönem TV dizisi izlerken reklam sürelerinin abartılı olduğunu, neredeyse reklam arası dizi izlediğimizi hatırlattı. Tam da öyle gibiydi) Sahne akışı, dekor kullanımı ve geçişi iyi kurgulanmamış.Daha fazla kafa yorulmalıydı. Eser oyunlaştırılırken daha yaratıcı olunabilirdi. Şunu da belirtmek istiyorum, ikinci perde ağırlıklı olarak sesli kitap havasındaydı. Özel tiyatrolarda DT de olduğu gibi geniş bir kadro yok. Bu nedenle bir oyuncu birden fazla rol üstlenebiliyor. Anlaşılabilir bir durum bu. Ancak yönetmenin de üç rolde oynaması abartı olmuş. Sahneler kısa geçişler uzun olunca enerji ve duygusu da düşüyor düşüyor. Tiyatro iyi ki var. Ekibin tiyatro yapma çabasına saygı duyuyorum, oyuncular da iyiydi. Bununla beraber çaba yetmemiş diyorum. Bir tiyatro topluluğu turneye çıkabiliyorsa eleştiriye de razı olmalılar. Bundan sonraki sahneleyecekleri oyunlarda eleştirileri dikkate alarak daha iyiye ulaşmalılar.
-
Kitabını okuduğum için büyük ümitlerle gitmiştim. Kitaptaki duygu yoğunluğunun tiyatroda çok güzel yansıtılacağını düşündüm ancak beklediğim gibi olmadı. Beni rahatsız eden en temel şey olay akışının çok garip olması, 3 cümle konuşup oyun duraksıyor ve dekor değişiyor. Dekor değişimi çok can sıkıcı bir hal almıştı artık ve konu sanki akmıyor gibiydi. Kitabın en can alıcı noktası olan Raif ile María'nın ilişkisine yeterince odaklanilmamis, o büyük aşk hiç olup gitmiş oyunda. Bugüne kadar izlediğimiz en başarısız oyundu. Umarım daha profesyonel şartlarda tekrar görüşebiliriz. Başarılar.
Kürk Mantolu Madonna / İstanbul Tiyatro Topluluğu