Oyun baslar, bir bakmissin paltonu kahramana vermek istiyorsun.. vee senin icin daha 10 dk gecmis gibi hissetmene ragmen bir bakmissin oyun bitmis, ayakta alkisliyorsun.
Kimi insanlarin var olus sebebi bellidir, onu icra etmek icin gelmislerdir ve o anlarda oyle bir isik sacarlarki etkisinde kalmaman imkansizdir. O buyulu anlara sahit olmaksa biz seyirciler icin muazzamdir… Isigi ve alkisi daim olsun!..
Sahnede izlediğim kişi iliklerine kadar oyuncuydu. Sanat nedir ve nasıl yapılırı da izlemiş olduk aynı zamanda. Karekterler arası geçişler çok gerçekti. Sahne hakimiyeti ve kontrolü ders niteliğindeydi. Bir “palto” nun bile sizi nasıl da değerli bir insana dönüştürebileceği çok dramatik bir şekilde hissettirdi kendini bana. Sanatçıyı ve ekibini ayakta alkışlıyorum.
"Palto", sevgili Şükrü Veysel Alankaya'nın ellerinde yeniden yazılmış bir öykü gibiydi. Petersburg'un kuzey rüzgarını iliklerimde hissettim. Dışlanmanın, yalnız olmanın,sürekli ucube muamelesi görmenin ruhu soğuktan daha fazla ısırdığını inanılmaz yetenekli sanatçı derinden hissettirdi. Akakiy Akakiyeviç'in tüm bu baskılara horlanmalara karşın işine olan tutkusu, içimde her şeye rağmen tutkuyla sarılacak bir şeyler bulabiliriz umudunu yeşertti. "Yeni" kavramını öğrenirken Akakiyeviç, uğruna türlü fedakarlıklarla ve zorlanmalarla sahip olduğu Paltosuna kavuştuğunda yaşadığı saf çocuksu mutluluğu paylaştım. Oyun baştan sona hayat gibiydi. Her türlü duyguyu sevgili Veysel'in dupduru ve samimi performansıyla deneyimlemek benim için çok büyük keyifti. Kesinlikle tekrar tekrar izlemek için fırsat kollayacağım inanılmaz bir oyundu. Şükrü Veysel Alankaya'nın emeğine ve yüreğine sağlık. Sanatınız ruhlarımıza değmeye devam etsin lütfen, iyi ki varsınız.
Palto / Oyun İşleri