çeviriyi ben de çok temiz ve güzel buldum hiç kulak tırmalamıyordu temiz çeviri bulmak zor çevirmeni kutlamak lazım. bir alkışta ona.
Florian Zeller’in The Father oyunu Baba adıyla Ekim ayından itibaren sahnede. Daha önce filmi yapılan ve Anthony Hopkins'in Oscar ödülü kazandığı bir eser. Sinema meraklıları iyi hatırlayacak bu eseri. Yaşlılık, bellek kaybı ve kimlik yitimi temalarını derin bir duygusal yoğunlukla işliyor. Oyun, Alzheimer hastalığıyla mücadele eden yaşlı bir adamın giderek parçalanan zihinsel dünyasını izleyiciye sunuyor. Oyunun en büyük başarılarından biri de dramatik yapıyı psikolojik bir labirente dönüştürmesinde yatıyor. Gerçek ile sanrı arasındaki çizgi giderek silinirken, izleyici empatiyle çaresizlik arasında gidip gelir. Oyun, modern aile ilişkilerini ve yaşlı bireylerin toplumsal görünmezliğini de sorgular. Kızının sevgiyle görev duygusu arasındaki ikilemi, duygusal olarak derin bir çatışma yaratıyor. Oyun bu yönleriyle düşünülecek olursa yalnızca bir hastalığın değil, insan zihninin kırılganlığının da trajedisini anlattığını söyleyebiliriz. Bu kez baba rolünde Haluk Bilginer var. Başkahramanın giderek ilerleyen demans ile mücadele eden bir baba olarak karşımızda. Bu rol için Haluk Bilginer iyi seçim. Bazıları için duygu sömürüsü gibi gelse de Haluk Bilginer'in incelikli oyunu seyretmeye değer. Oyunun etkisi, perde kapandıktan sonra da uzun süre devam edecek hazır olun. Ekim biletleri tükenmiş. Demek ki neymiş tiyatro severler iyi oyunun kokusunu alıyormuş...
Ben tiyatro adam'ın koyduğu oyunları ve koyuş şekillerini severim. Bir çok defa seyrettiğim bir oyun ama sahneye koyuş şekli dram ile komediyi bir arada çok iyi işlenmiş olması oyunu vurucu yapıyor özellikle konusuyla bu dönemde, günümüze ışık tutuyor. başarılı ve birbiriyle dengeli oyunculuk, ses ışık dekor kostüm oldukça başarılı tebrik ediyorum alkışı bol olsun
Baba / Oyun Atölyesi