Oyunu CKM'de izledim. Değerlendirme öncesi bazı notlar düşmem gerekiyor. Bunlar benim için çok önemli pozitif unsurlar:
1. Başrolde (anne) Türkiye’nin en iyi en klas oyuncularından biri olan Defne Kayalar var.
2. Tiyatrolarda oyun başlamadan önce seyircinin salona girme sürecinde sahnede oyuncu veya oyuncuların olması benim için harika bir detay. Yani klasik perde veya sahneye giriş ile başlamayan oyunları daha çok seviyorum. Bu oyunda da salona girerken "anne"yi sahnede göreceksiniz.
3. Müzik seçimi Lacrimosa (Mozart). Benim en sevdiğim eserlerden biri. Dolayısıyla oyun daha başlamadan beni içine çekti. :) Evet, devam edelim;
Bu psikolojik oyunu izlemeden önce gündelik sorunlarınız veya telaşlarınız tarafından esir alınmadığınıza emin olmanız faydalı olacaktır. Zira oyunda annenin zihninde dolaşıyorsunuz. O dehlizlere inip bir insanın dünyasını yaşıyorsunuz. Tekrarlanan sahneleri bu bağlamda düşünün.
Oyunda, her şeyini verdiği ailesindeki bireylerin dönüşümünü taşıyamayan ve benliğini yitiren annenin psikolojik dünyasını şekillendiren patriyarka, ilişkilenme sorunları ve sevgi dengesizliği gibi unsurların çok iyi şekilde anlatıldığı belirtilebilir.
Öte yandan oyundaki dekor seçimi ile ışık ve gölge kullanımı gayet başarılı. Hatta sahneyi bir diaroma olarak değerlendirmek mümkün. Oyun boyunca verilen dış seslere de dikkat edin, öylesine koyulmuş değiller.
Oyunda gerçekliğin doğasını sorgulayabilir, yanılsamalarla boğuşabilirsiniz. Bu çerçevede etkili bir yapım söz konusu. Öte yandan oyunculuklar genel olarak üst düzey fakat Defne Kayalar çıtayı arşa çıkarıyor.
Evet, Defne Kayalar’ın, Father filmindeki performansıyla övgüler alan Hopkins kadar övülmesi gerekli. Kayalar oynamıyor, yaşıyor. Stanislavski bu performansı izlese muhtemelen ayakta alkışlardı! Ezcümle bu oyunu izleyiniz efendim. 9/10.
Karmakarışık / İstanbul Devlet Tiyatrosu