Oyunu dün akşam seyrettim. Zülfü Bey birkaç romanı dışında çok hakim olduğum bir yazar değil ancak oyun yazdığını duyunca heyecanlandım. Heyecanım da boşa çıkmadı. Romanlarındaki katmanlı yapı burada da kendisini göstermiş ancak romanların aksine tiyatro metninde oldukça basit bir anlatıda bu katmanlı yapıyı yakalamış. İki turist hikayesi olarak başlayıp iç içe geçen 4 ötekinin hikayesi. Evet belki ön yargıları bir çırpıda yıkmıyor oyun ama ön yargıyla yaklaştığımıza ne denli muhtaç olabileceğimizi gösteriyor. bu yönüyle naif bir metin gördüm ben sahnede.
Yönetmenin oyun boyunca, birbirinden bu denli uzak karakterleri ve uzak sahneleri aynı üslubun parçası olarak var edebilmesi takdire şayan. Tüm farklılıkların aynı yaklaşımdan, aynı incelikle çıktığı kolaylıkla okunuyor.
Işık, dekor ve kostüm tasarımının da yardımıyla bütünlüklü bir konsept var rejide. Bunu görmek benim adımı oldukça güzel bir deneyimdi.
Oyuncuların bu denli farklı ritimleri bu şekilde bütüne taşıyabilmeleri ise ayrıca takdire şayan. Yukarıda bahsettiğim üslubun parçalarına dönüşebilmiş her bir karakter.
Müziklerin ve ışıkların da desteğiyle mod inşası oldukça dengeliydi. Karakterlerin Türk dizisindeymiş gibi duyguları kanırtmadan, acının soğukluğundan hikayelerini seyirciye geçirebilmelerini sağlıyor.
Emeği geçen herkesi tebrik ederim, bol alkışları olsun oyunun.
Duvar / Elf Yapım