Aşkın, kabullenilmesi gereken ama ötekileştirilen renkleri üzerine oyunlar yazıldı, oynandı, izledim ama çoğu uyarlama idi ve karakterler fazla şehirliydiler. Bizden bir kalem ile konunun yöresel işlenip etnik motif üzerinden anlatılmasına ilk kez denk geldim ki bence oyunu, içerik noktasında muadillerinden farklı ve özgün kılan unsur budur.
Bu akşam buram buram Ankara koktu salon. Pavyon ambiyansı içinde, misket oynayarak iki köçek karşıladı bizi. Oyuncuların Ankaralı oluşunun etkisi ne kadardır bilmem ama dansa, kaşığından ziline, figürüne iyi çalışmışlar bunu söyleyebilirim.
Sazlı, sözlü, neşeli, izleyeni güldüren diyalogları olan bir oyun gibi algılansa da özünde naif ve saf bir dramatik temeli var.
"Mahalle baskısı kurbanı" Deniz ve "cesur" Ersin; aynı ama biri diğerine "zorlama" farklı kılınan iki karakter. Turgay Korkmaz (aynı zamanda oyunun yazarı) ve Orkuncan İzan'ın uyumlu, güzel performansı ile ortaya samimi bir oyun çıkmış. Su gibi akan oyunda Kayhan Berkin yönetimi başta olmak üzere emeği geçen herkese alkışlar. Canımız Boa Sahne bizleri hiç yanıltmıyor. Sezonun izlenmesi gerekenlerinden.
Tırnak İçinde Hizmetçiler / Tiyatro Hemhâl