Ankara'da olanlar için harika bir tiyatro önerisinde bulunmak istedim. Psikolojik açıdan değerlendirdiğim oyunun adı "Küfeci". Tiyatro oldukça akıcıydı, sanki ben de yaşıyorum gibi hissettirdi. Tiyatroyu bir de psikolojik açıdan yorumlayalım. Evet bir hamalın öyküsü bu. Peki bu hikâyede neler olup bitiyor? Tiyatronun konusu küfecilik yapan sırtında insan ve dert taşıyan Şahap'ın hayat hikayesini ele alıyor. Sosyal bir tür olan insan, dışlanırsa neler olur? Sırtındaki yükler ağır gelmeye başlarsa ne olur? Bizim de sırtımızda taşıdığımız yükler var mı?
İnsanları ve onların tüm dertlerini sırtında taşıyan Şahap’ın hayat hikayesinde mücadeleci bir tarafının olduğunu gözlemledim. Sırtındaki ağırlıklardan şikâyet etmese de gün geçtikçe hiçe sayılması, yok sayılıp dışlanması onun sırtındaki yüklerden daha ağır bir hale gelmiştir.
Hamallar oldukça fedakardır ve bunu Şahap’ta da görebiliyoruz. Şahap aslında işini yaptı, zaman zaman öfkelendi ve söylendi sonra yeniden işine döndü. Peki bu ağırlıklar bir süre sonra ona neler yaptı? Bu döngü onu oldukça yıprattı ve yorgun bir hale getirdi belki tabii hayatın ona getirdiği sürprizleri de unutmayalım.
Belki de Şahap gibi sırtımızda bizler de yükler taşıyoruzdur. “Hamallıktan kurtulmanın yolu sırtımızdaki sepeti bırakmak ve ortaya çıkacak olan boşluk, düzensizliğe ve kaosa tahammül etmektir. Unutmayın selesini, sepetini gösterene yük bırakan çok olur. Hamal olduğumuz tüm ilişkilere mesafe koymak da bir çözüm olabilir.” Mehmet Teber
Hem yazan hem oynayan Hasan özyüreğin harika sahnesiyle yer alan bir tiyatro oynuydu. Hasan Özyürek Tek kişilik dev kadroydu adeta zaman zaman seyirciyi de oyuna dahil etmesiyle oldukça keyifli bir hale geldi diyebilirim. Sevgiler, S. ✨
Küfeci / Trak Tiyatro