-Spoiler-
Oyunda, bir partide tanışan evren bilimci Mary ile arıcı Roland'ın romantik ilişkilerinin izafiyet teorisi, kuantum mekaniği, sicim teorisi bağlamında paralel evrenlerdeki sonsuz ihtimalleri sahneleniyor. Oyunun finali, oyunun içerisinde parça parça sondan başa doğru seyirciye gösteriliyor. Oyunun finalinde seyirci bir aydınlanma yaşıyor. Mesela, önce Mary'nin tikleri olduğunu düşünürken, sonra son evre kötü huylu beyin kanseri olduğunu öğreniyoruz; önce Mary'nin Roland'a kemoterapi ilacını anlattığını düşünürken, sonra yardımlı intiharda verilen ilacı anlattığını öğreniyoruz. Oyunun metnindeki bu zekice çözüm kısmı nefisti. Oyunun bir kısmında işaret dilinin kullanılması tiyatroda kapsayıcılık açısından çok hoştu. Özge Erdem harika bir performans sergiledi. Kemal Kayaoğlu da iyi oynadı. Oyunun atlayan kurgusu ve bilimsel teması bana '84 90 62 74 / Old Fools' ve 'Sivrisinekler'i hatırlattı. Üçünün de aynı ülkeden olması İngiliz/Britanya modern tiyatrosunun güncel akımını vurguluyor.
Oyundan çıkalı 4-5 saat oldu. Beni tekrar tiyatro izlemek için heyecanlandıran bir performans ve metin… Son zamanlarda “ben bu oyunu tekrar izlemek istiyorum” dedirten bir pyun olmamıştı….
Farklı evrenler, farklı tercihler, farklı sonuçlar ve beklenmedik son. Oyuncuların evrenler arasında gezerken sarfettikleri efor, hız, duygu geçişleri seyir zevkini katmerlendiriyor. Bu deneyime mutlaka ortak olunmalı.
İlk defa hiç sıkılmadan, saati kontrol etmeden bitirdiğim bir tiyatroydu
Çok etkileyici bir oyundu. Oyunculuklar öyle iyiydi ki oyundan tek bi an bile kopmadan hayranlıkla izledik. Kesinlikle tekrar izlemek istiyorum dediğim bir oyun. Alkışı bol olsun.
Takımyıldızları / KAOS