Oyunu 2 defa izledim. Çünkü çok tatlılar. Bütün övgüleri hak eden başarılı bir hareket tiyatrosu örneği. Oyuncular ve yönetmeni tebrik ederim.
"vaooov" lordum harikasınız!
oyun atölyesi'nin macbeth yorumunu izleyeli 8 sene olmuş, inanamıyorum geçen zamana, o zaman oyun ile ilgili beğenilerimi yazmışım, fakat beni tiyatroda etkileyen şeyler; dekor ve oyuncu karmaşasının az, oyunculuğun ön planda olduğu vurucu metinler. macbeth'e bir de bu açıdan bakmak, en sevdiğim yemeği yemekten daha tatmin edici bir his yarattı!
bir tarafta, duayen dediğimiz ferhan şensoy ve yetiştirdiği öğrencileri 20 senedir aynı şeyleri yapmaktan, söylemekten usanmasın, biz usanalım, kendisine aşkla hayran olan ben bile oyununa gitmek istemeyeyim, öte tarafta hayatlarını tamamen tiyatroya adamak iddiasından uzak 2 muhteşem kadın, fiziksel tiyatro araştırmaları adı altında böyle muazzam bir iş çıkartsın ortaya. bunun bahanesi yok, bunun bu sanatı sevenlere saygı duymamakla alakası var. bu konuda haluk bilginer'e saygı duruşumu sona saklıyorum.
öncelikle araştırdığım ve bir iz bulamadığım kadarıyla yapılmış bir işten "esinlenme" durumu yok, jacques lecoq teknikleriyle, tamamen kendi özgün fikirlerini gerçekleştirmişler. gülden arsal, pınar akkuzu ve güray dinçol bu ilk projelerinde çıtayı o kadar yükseğe çıkarmışlar ki, insan merakla arkasından gelecek işleri beklemeden edemiyor.
böylesine erkeklerin domine ettiği bir sektörde, iki kadın sahneye çıkıp, toplumun dışına itilmiş, şatonun altındaki kusurlu çamaşırcı kadınlar olarak, bir errrkek oyununu yorumluyor. bunun türkiye'de yapılmasının ne kadar değerli olduğunu anlatmaya gerek duymuyorum.
haluk bilginer, sahnesinde farklı topluluklara da yer açan büyük bir isim, durumun ticari kısmından ziyade, sahnelenen oyunların tesadüfen seçilmediği ve desteklendiği de çok açık. yine yıllar önce, talimhane tiyatrosu ekibinden esra bezen bilgin'i izlediğimde, oyundan sonra uzun süre etkisinden kurtulamamıştım ve o zamana kadar izlediğim oyunculuklardan çok başka bir performanstı izlediğim.
siz de böyle bir etki için bu oyunu izleyebilirsiniz.
eğer oyunu izlemeden burayı okuyorsanız ve kararsızsanız, bir tiyatro izleyicisinin kolay kolay bulamayacağı bir performans olduğunu belirtmek isterim. oyun atölyesi, fiziksel tiyatro araştırmaları ve daha nicelerini destekleyelim ve yüceltelim ki, tiyatromuz durum parodilerinden öteye gidebilsin, sahnede bir sanat izleyebilelim, ezber bozan bu insanlar verdikleri emekler için, çok çaba harcadık ama değdi diyebilsin.
"buna ambiyans denir, am-bi-yans!"
uzun zamandır böyle acayip (sıradışı iyi anlamında), böyle etkileyici bir sahne performansı izlememiştim. bize yaşattıkları muhteşem tatmin için minnetlerimi sunmak isterim.
macbeth'i şatodaki iki hizmetçi 'kadın'ın ağzından, cesurca grotesk -üstelik böyle, küfür etmeden ağır argo içeren tonda- erdem tillahlığı yapmadan erdemsizliklerin göbeğine hançer saplayarak anlatmış. büyük adamların büyük hikayelerinin tüm leşlikleri, büyük şatonun altına itilmiş, hikayenin dışında zannedilen ancak orta yerinde yer alan iki çamaşırcı tarafından ifşa ediliyor.
çok sevdim, pek bayıldım.
böyle işler azalmasın, daha çok duyulsun, zenginleşsin, çoğalsın dilerim.
Ben genco erkalin konusmasini cok hizli ve yutuyor buldum.. Bazi seyleri aktaramadi.. Zaten tv kanallarinda aktardigi anektodlari birlestirip sundugu bir oyundu. Ondan kaynakli da saskinlik oluşmadı.. Tiyatro sahnesinde olmasi gereken bir oyun kesinlikle ; ama cok da etkilemedi
Plastik Aşklar /