Türkiye’nin Modernist, Post-modernist ve İlişkisel Estetik görsel üretim süreçleri bulunduğu bölge açısından özgün ve benzersizdir. Çağdaş sanat alanında üretim yapan sanatçılar siyasal, ekonomik, kültürel çetin değişimleri göğüsleyerek, Modernist ve Post-modernist aşamalardan geçerek günümüze özgü teknik ve biçimlerde resim, fotoğraf, üç
DEVAMI boyutlu yapıtlar ürettiler. Bu üretimi değerlendirerek korumayı üstlenen Evliyagil Müzesi Koleksiyonundan seçilmiş̧ yapıtlarla oluşturulan bu sergi, epistemolojik krize karşı savunma ve direnme seçeneği olarak düşünme eylemi ile sanat üretimi arasındaki ilişkiye odaklanıyor.
Koleksiyondan özellikle soyut sanat olarak değerlendirilen yapıtlar seçildi. Bu yapıtlara eşit biçimde hazırlanacak metin levhaları eşlik ediyor. Bu seçim, Rudolph Arnheim’ın “Düşünme imgeleri gerektirir, imgeler de düşünce içerir. Bu yüzden görsel sanatlar görsel düşünmenin yuvasıdır.” sözlerinden kaynaklanıyor.
Sanatçıların yaşadıkları dönemlerin siyasal, ekonomik, toplumsal koşulları içinde farklı görüşler, amaçlar ve tekniklerle üretilmiş olan bu resimler arasındaki temel bağlantı da bütün sistem olumsuzluklarına karsın özgür düşüncenin varlığıdır. Sanat yapmak, düşünme süreci, düşüncenin üretim sürecine dönüşme aşamaları ve üretimin görsel sonucu olarak tanımlanırsa, sanatçılar için bu süreçlerin hangisi daha önemlidir diye sorulduğunda, yanıtın düşünme süreci olması temel değerlendirme açısıdır. Düşünme sürecinin işlevi, sanatçının mevcut düzen aşamalarındaki duruşunu da belirler. Dolayısıyla, yapıtların oluşturduğu görsel metaforlar dünyasının tanımlanmasında iki önemli öge sanat yapıtının düşünsel süreci ve sanatçının bu düşünme süreci bağlamında duruşu birbirini tamamlayıcıdır. Sanat yapıtı bu açıdan bakıldığında bir sonsal ürün değil, düşünmenin aşamalarına bağlı değişken üretimdir.
DAHA AZ GÖSTER