Sergi, İngilizce başlığını (Sunday Painting), sanatçının son dönemde atölyesinde geçirdiği en verimli günlerin pazar günleri olmasından alıyor. Sesten ve koşuşturmadan uzak, huzurla çalıştığı atölyesinde resmettiği natürmortlar, nesne etütleri, bahçesindeki kuşların resimleri ve altı köpeğinden kesitler serginin odak noktasına dönüşüyor.
DEVAMIBaşlık, aynı zamanda, boş zaman eğlencesi olarak resim yapanlara atıfta bulunan ve popüler bir İngilizce terim olan “Sunday painter”a alaycı bir göndermede bulunuyor.

Meksika kökenli ve Güney Afrika’da yaşayan sanatçı Georgina Gratrix, çalışmalarında gündelik yaşam konularına ironik ve eleştirel bir bakış sunar. Çalışmalarında natürmortların ve portrelerin merkezi rol oynadığı Gratrix, genellikle arkadaşları, ailesi ve hatta bazen ünlü isimleri resimlerine konu eder. Sanatçının canlı, çarpıcı ve yoğun renk kullanımı renkli paletiyle, impasto olarak adlandırılan katmanlı boya kullanımıyla ve gündelik, dikkat çekici ve banal konular üzerinden ilerleyen oyuncu ve dinamik üslubuyla ayırt edici bir özellik kazanır. Yenilikçi yaklaşımı ve dışavurumcu boyama tarzıyla resmin sonsuz imkânlarını keşfetmeye çalışan Gratrix, heykelsi boya katmanlarıyla klasik estetik ve güzellik idealleri ile sanat tarihindeki kuralları sorgular. Gösterişli, apaçık ve sıradan olanla ilgilenen sanatçı, resimlerinde arzu edilen ile grotesk arasındaki sınırları kendine özgü bir dille araştırır.

Serginin İngilizce başlığı olan “Sunday painting” ya da “Sunday painter”, sanat dünyasında profesyonel değil, hobi olarak resim yapmakla ilişkilendirilirken başka mesleklere sahip, ama pazar günleri ya da boş zamanlarında resim yapan amatör ressamlar için kullanılır. Terim, amatörce ve ciddi olmayan resim anlamında küçümseyici bir ifadeyi de içerir. Fakat Gratrix için bu terim, akademik kurallara takılmadan, içtenlikle ve keyif için yapılan resimleri çağrıştırırken daha özgür, saf ve naif bir yerden sanatla ilişkilenmeye dair olumlu bir anlama sahiptir.

Georgina Gratrix’in sergide yer alan eserlerinde kullandığı parlak renkli boncuklar, simler ya da mücevherler gibi malzemelerin tuvale eklenmesi, biçimsel bir perspektif algısı yaratır. Rengârenk çiçek aranjmanları ve kuşların çeşitliliği, Güney Afrika’nın doğu kıyısındaki Durban gibi tropik ve verimli bir bölgede büyümesinin meyveleri olarak, sanatçının pratiğinde sık sık karşımıza çıkar. Kitsch ve teatral çiçek tabloları ile kuşlar, galeri mekânında sanatçının egzotik dünyasını kurarken her bakışta yeni bir renk ve malzeme katmanını açığa çıkarır.

Sergideki resimlerin çoğu, sanatçının atölyesindeki iç mekânları ve nesneleri konu alır ve onun insanlarla, şeylerle ve resimle kurduğu ilişkilere aracılık eder. Kuşlar, köpekler, kediler, çiçekler ve vazolar sanatçının vahşi ve özgürleştirici hissettiren fırçası sayesinde akademik resmin disiplinli yapısını parçalar ve çağdaş resim üzerindeki kısıtlayıcı fikirleri sarsar. Yaşamı, insanları ve doğayı kendine özgü bir bakışla yorumlayan Gratrix için güzellik ve gerçeği idealize etmek bir amaç değildir; kompozisyonlarında denge ve uyum mevcut olsa da bunlar kendiliğinden ortaya çıkarlar. Figüratif ile soyut arasında gidip gelen işler, gerçek ile hayali olan arasındaki uzamı imgelerken, biçim ve perspektifin kurallarından özgürleşirler.

Gratrix’in natürmort türleri arasında gidip gelen eserler dizisine ev sahipliği yapan Oyalantı Resimleri, izleyicileri içine çeken oyuncu bir atmosfer sunuyor. Sanatçının geleneğe bir yandan ironiyle, diğer yandan onu çözümlemek için eleştirel bir araç olarak bakarak ürettiği ve tuval üzerinde heykeller gibi katmanlarla çoğalan resimlerinden oluşan sergisi 6 Kasım–14 Aralık 2025 tarihleri arasında Dirimart Pera’da ziyaret edilebilir.
DAHA AZ GÖSTER