Dün gece tek kişilik bir tiyatro oyununun galasında, Ece Özdikici'nin olağanüstü oyunculuğuyla 70 dakikalık derin, duygu dolu ve farkındalık yaratan bir yolculuğa çıktık. Bir kadının yaşamı boyunca maruz kaldığı zorlukları, üzerine yüklenen toplumsal etiketleri ve beklentileri sahneye taşıyan oyun, karakterin bu zincirleri tek tek fark ederek sorgulamasını konu ediniyordu.
Ece Hanım'ın sahnedeki performansı gerçekten büyüleyiciydi. Oyunda sembolik olarak kullanılan kırmızı kurdele çok etkileyiciydi; bazen bir insan, bazen bir çiçek... farklı farklı rollere bürünerek, oyuncunun ustalıkla gerçekleştirdiği karakter geçişleriyle mükemmel bir uyum içindeydi. Ece Hanım'ın rolü sahiplenişi ve seyirciyle göz göze iletişimi tek kelimeyle harikaydı. Duygu geçişleri öyle güçlüydü ki; bazen içimizi ürperten anlarda kendimizi sorguladık, bazen de ustaca mizahıyla gülmekten kendimizi alamadık.
Oyun sonrasında, hem oyunun yönetmeni değerli Nihat Alpteki hoca hem de sevgili Ece Özdikici ile sohbet etme şansını yakalamamız da geceye ayrı bir anlam kattı. Oyunun yaratım sürecini, sahne arkasındaki düşünceleri ve duyguları doğrudan öğrenebilmek, bu özel deneyimi daha da unutulmaz hâle getirdi.
Eğer siz de güçlü oyunculuk performanslarıyla hayatın içinden, yer yer düşündüren ve sorgulatan hikâyelere tanıklık etmekten keyif alıyorsanız, bu oyunu mutlaka izlemenizi gönülden öneririm.
Ben Çoktan Gidersiniz Sanmıştım / ID İletişim