-
Oyunu izlemeden önce 1984 kitabının konusu ve ana karakterleri hakkında bilgi sahibi olmanızı öneriyorum. Bu sayede, geleceğe dair bir uyarı niteliğindeki bu güzel metni takip etmeniz kolaylaşacak ve seyir zevkiniz artacaktır. Ayrıca, Julia rolünde oynayan Ekin Aksu’yu ilk kez seyrettiğimi ve performansından çok etkilendiğimi paylaşmak isterim. Tüm ekibi kutlarım.
-
Oyunun metni Adorno, Hegel, Marx, Adam Smith, Sartre, Brecht, Ebu Nuvas, Nazım Hikmet gibi isimlerden alıntılar içermektedir ve yeni dünya problemlerinin bu isimlerin felsefeleri üzerinde yorumlanmasını konu almaktadır. Ayrıca, anlatımın daha ilgi çekici ve eğlenceli hale getirilebilmesi için Don Kişot, Sanço Panza, Rocinante ve Katır karakterleri hikâyeye dahil edilmiştir. Ek olarak, oldukça eksantrik kıyafetler, yenilikçi bir dekor ve modern müzik öğeleri kullanılarak 21.yy. ile bütünleştirici bir anlatım yakalanmıştır.
Başarılı oyuncu performanslarıyla birlikte değerlendirildiğinde, oldukça zihin açan bir gösteri olduğunu ve oyundan sonra üzerine düşünmeye devam edebileceğinizi paylaşmak isterim.
Son olarak, Okan Bayülgenin Richard’ında güzel bir örneğini seyrettiğimiz gibi oyunun içine eklenen modern müzik öğeleri kurguya farklı bir dinamizm kattığını düşünüyorum. Bu vesileyle, Görkem Koyuncu’nun kontrabas, Yasemin Taş’ın flüt, Meriç Akay’ın vokal ve diğer tüm müzisyenlerin performanslarını kutlamak isterim.
-
Poprişçin karakterinin gerçeklik ile olan bağlarını tamamen kopartmış ve kendisini İspanya kralı zanneden halleri dikkatle izlenmeli. İyi ki varsın Genco Erkal ve teşekkürler Gogol.
-
Oyunun metni ‘Büyülü Gerçekçilik’ akımının Türk Edebiyatındaki örneklerinden, Latife Tekin’in, Sevgili Arsız Ölüm kitabından uyarlanmıştır. Gabriel García Márquez’in, Yüzyıllık Yalnızlık kitabı dışında, bu türe pek hâkim olmadığımı ve metnin bana hitap etmediğini belirtmek isterim. Konuya odaklanmanın ve oyunun içinde kalmanın başlarda beni biraz zorladığını söyleyebilirim fakat kısa süre sonra sahnede bir kurtarıcı olduğunu anladım ve hiç beklemediğim bir performansla karşılaştım. Nezaket Erden, bu metin ne kadar iyi oynanabilirse o kadar iyi oynadı ve seyirciden çok iyi reaksiyon aldı. Performansından ötürü kendisini tekrardan tebrik ediyorum.
-
Pandemi sonrası hayatımıza giren dikkat eksikliği, metropollerde yaşam hızının artması sonucunda bir şeyler izleme veya okuma alışkanlıklarımızın değişimi vb. sebeplerden ötürü çoğu insanın 145dk boyunca tek bir konuya odaklanmasının çok zor olduğunu düşünüyorum. Bu sebeple, oyunun çağdaşlaştırılmaya ve günümüzün hızına uyarlanmaya ihtiyaç duyduğu kanaatindeyim. Oyun özelinde ise performansların başarılı olduğunu ve özellikle Mephistopheles Rolünde, Gökhan Ürben'in seyirciyle çok iyi bir etkileşimi olduğunu belirtmek isterim.
1984 - Büyük Gözaltı / Aysa Prodüksiyon Tiyatrosu