öncelikle içinde yaşadığımız dünyaya dair böyle cesur bir hikayeyi, muhteşem bir hafiflik ve hareketlilikle aktaran tüm ekibe, özellikle de sahnede bir arada var olan tüm oyunculara teşekkür ederek başlamak istiyorum.
Bu oyunu söylediği sözden bağımsız ele alamayız, hele de yönetmen ve oyuncu işbirliğiyle uyarlanmış bir metin olduğunu düşündüğümüzde, oyunun anlatım tarzı ve hikayesi de oyunu ele alırken bize yön çizmeli.
Ben ekibin ve oyunun günümüz dünyasına, türkiyesine ilişkin gerçek ve güzel şeyler söylediğini düşünüyorum: Feray'ın hikayesi, bizim de hikayemiz. ve oyun hiçbir zaman ferayı yargılayan, onun seçimlerini ciddiye almayan bir yerden ele alınmıyor. Katil olduğunda da, en aciz anlarında da Feray'ın bilincinin, aklının, insanlığının, onu o yapan şeylerden koparıldığında dahi tükenmeyen varlığının canlılığı Sıla Doğanay ve Başak Kıvılcım Ertanoğlu tarafından seyirciye çok iyi ifade ediliyor.
Ceyda Özcanın rolden role ve şekilden şekle giren, veli olan, katil olan, kurban olan, yeri gelince Feya'ı hayatta da tutan "gölge" figürüyse oyunun en güzel kısmı belki de. Oyuncunun hareket edişine hayran kalmamak mümkün değil, ki bu hareketler oyunun derdini, bakış açısını geliştirmek için çok güzel kurgulanmış. Belki de o figürün derdinin, anlatımdaki yerinin biraz daha öne çıkması, ya da seyirciye ne ifade ettiğiyle ilgili biraz daha ip ucu verilmesi daha iyi olabilirdi.
Bu arada özellikle Başak Kıvılcım'ın cübbesini çıkardıktan sonra giydikleri oyuna güzel hizmet ediyor, ışık yüzünden görmemiz zaman alıyor gibi biraz. Sıla Doğanay'ın kostümü gerçekten çok işe yaramadığını düşündüğüm tek kostüm.
Özetle oyun şarkıları, görselleri, kostümleri, hareket tasarımıyla yoğun, dolu, belki zaman zaman da yorucu bir performans haline dönüşüyor (bunda arka planda sürekli aktif olan projeksiyonun da payı olduğunu düşünüyorum). Ama bu zaman zaman baş gösteren yorgunluk bu oyunun seyircisine pek de ağır gelmeyecektir. Vazgeçen/vaz geçirilen, görünmezleşen, görülmek isteyen, adalet arayan, çaresiz hisseden ama tükenmemiş tüm insanların, özellikle de genç kadınların bu oyunu izlemelerini, yalnız olmadıklarını bilmelerini isterim.
Seyrettikten sonra beynim cayır cayır yanıyordu. İzlediğim en tatmin edici oyunlardan biriydi. O nasıl bir beden kullanımı? O nasıl bir koordinasyon? Nasıl bir kondisyon? Yanda kullanılan dijital dekora bayıldım. Hele final. Finaldeki ritim? Kaçırmayın.
Yalnız / Decollage Art Space