Sergide sanatçının ilk kez görülecek tuval resimlerinin yanı sıra, daha önceki yıllarda gerçekleştirmiş olduğu “katmanlar”, “plastikler”, “çekirdek-tohum” serisinden bir seçki de yer alacak.
Kendirci, düşünsel temelleri olan, bilgiye dayalı sanat hareketini gerçekleştiriyor. Sanatın ve sanatçının sosyal sorumluluk taşıması tez
DEVAMIini savunuyor ve bu anlamda onun sanatı tüm enerjisini yaşamın merkezinden alıyor. Doğduğu ve yaşadığı coğrafyanın kültürel zenginliğinin farkındalığı ile yakın tarihte tamamladığı Anadolu tarihini, Medeniyetleri ve Etnik Kimlikleri araştırarak yaptığı eserden sonra şimdi de insanın kişisel arkeolojisi ile ilgileniyor. Coğrafyanın tarihçesi ile insanın kişisel tarihçesi arasında ki paralellikleri sorgulayarak, bireyin kendi yaşam tarihine bakabilmesi için Fetüs’e kadar geriye giderek; insanı çözümleyebilmek adına, “insana-fetüse” ev sahipliği yapan, “fetüs”ü dünyaya getiren kadına bakıyor ve
eserlerinde bu meseleyi oldukça geniş perspektiften karşılaştırmalı olarak sorguluyor, vurguluyor.
Anne karnındaki son 6 aylık süreçte, “son masumiyet”ini yaşayan insan nasıl oluyor da dünyaya gelince hızla kirlenmeyi başarıyor? Kadının bu süreçte oldukça yüklü payı olduğunu düşünüyor. “Erkek Egemen” toplumu söyleminin-savununun realitesine şüphe ile yaklaşıyor.
Tomur Atagök’ün, Kendirci’nin sanatı hakkında düşüncelerinden alıntı:
"…Genel olarak sanat ortamına bakıldığında, kadın sanatçının sayıca düşük olduğu görülür. Bir başka dikkati çeken durum, kadın sanatçıların toplumsal sorunlar üzerinde yeterince odaklanmadığıdır. Aile ve toplumsal ortam nedeniyle kadın daha geride kalmayı tercih etmesinin yanı sıra sanatını estetik anlayışıyla sınırladığı sürece toplumsal bir birlikteliğe katkıda bulunmayacaktır. Sayın Fazilet Kendirci, insan ilişkileri ve kültürel öğelerden yola çıkarak izleyiciyi sorgulamaya, düşünmeye ve hissetmeye neden olacak eserleriyle dikkatleri çeken değerli bir sanatçımızdır. Eserlerini izleyelim!"
DAHA AZ GÖSTER