Art Institute of Chicago’dan BFA, Yale Üniversitesi’den MFA dereceleri alan Anna Gaskell (Des Moines, Iowa, 1969) halen New York’ta yaşıyor ve çalışıyor. İlk çalışmaları oto-portre tarzındaki fotoğraflardan oluşan sanatçı, daha sonra, genellikle Lewis Carroll’un "Alis Harikalar Diyarında" adlı romanından sahneleri ve karakterleri somutlaştıran genç kızların eylem içindeki görüntülerini fotoğraflamaya başladı. Daha sonra, video tekniğinin, anlatılarına ses kazandıracak, edebiyat ve sinema tarihin
DEVAMIden etkilenmelerini gösterebilecek en uygun araç olduğuna karar verdi. Özenli bir şekilde düzenlenmiş, ışıklandırılmış ve kurgulanmış sahneleri, sanatçının, alegoriler ve eğretilemelerle işlenmiş olan ve genellikle bireyin hayatındaki, rüştüne kavuşma, ıstırap verici bir psikolojik kaygı ya da kayıp hissi ya da gizli bir gerçekliğin ani keşfi gibi geçiş dönemleriyle bağlantılı konulara odaklanan gizemli öykülerden oluşan "eliptik anlatılar" olarak tanımladığı yaklaşımın örneklerini oluştururlar.
"Ölüdoğa", bulutlu bir günde, İtalyan tarzı ıssız bir bahçede, kendisini ve ikizini arayarak, kendi adımlarını çizen genç bir kadının hikâyesi. Videoya bir belirsizlik havası hâkim: nesnel ve öznel yaklaşımlar birbirlerinin içine girmiş durumda; üç parçaya bölünmüş ekran, izleyiciye üç farklı çağdaş bakış açısı sunuyor; günışığının, oyuncul gölgelerin eksikliğini iyice belirginleştiren yokluğu, eylemi asılı kalmış bir zamana yerleştiriyor. Film, bahçenin, kendi ruh halinin nesnel karşılığı olan verimsiz toprağında gezindikten sonra genç kadının bir bitki labirentinde ikiziyle (kendisi?) karşılaştığı anda son eriyor.
DAHA AZ GÖSTER