Beş kişilik bir ailenin salonundaki kafeste yaşayan bir muhabbet kuşu Yıldız. Limonlu salatalığı, Bilge'yle tuvalette kitap okumayı, Ela'nın omzuna konmayı ve Ece'nin mor ayakkabılarının içine saklanmayı seviyor... Kafesinin açık unutulduğu bir gün evden kaçan Yıldız, bir çırpıda keşfedemeyeceği kadar geniş dünyaya çıkınca önce korkuyor, sonra şaşırıyor ama engellere rağmen yoluna devam ediyor. O güne dek görmediklerini görüyor, bilmediklerini öğreniyor. Dışarıda ne aradığını bilmeden daldan dala uçan, yaşamı deneyimledikçe öğrenerek "büyüyen" Yıldız'ın tek amacı kaybettiği mutluluğu bulmaktır...
Sahnedeki temsili ağacın dalları üzerinde uçarak (evet, neredeyse uçarak), kafesinin dışında yaşadıklarını bize anlatan Yıldız'ı izlerken zamanın nasıl geçtiğini anlamıyoruz.
Deniz Dursun'un yazdığı, Anıl Can Beydilli'nin yönettiği oyunda Mine Nur Şen'in izleyiciyi muhabbet kuşu olduğuna inandıran, hayranlık uyandıran performansı övgü ve alkışları hak ediyor. Büyük sözler söylemeden güzel şeyler anlatılabileceğini kanıtlayan; sıcacık, tatlı bir oyun Yıldız. Pırıl pırıl, cıvıl cıvıl Mine Nur Şen'in başarılı performansına şahit olmak çok keyifli, kaçırmayınız.
Yıldız / artalan kolektif