Oyunu ilk akşamında seyrettim. Duyurusunu gördüğüm andan beri de büyük bir beklentiyle takip ediyordum. Kadroda çok beğendiğim isimler vardı ve -olumsuz anlamda- şaşırmayacağıma nedense çok emindim; ancak bir haftadır kırıp dökmeden ne yazsam diye düşünüyorum açıkçası. Puanlamanın üzerine bir de yorum yazmak çok ama çok nadir yaptığım bir şey. Beklentim yüksekti, evet; çünkü, İKSV kapsamında sahnelenen bir oyundu, hem de açılış oyunuydu ve hayal kırıklığına uğradım.
Öncelikle şunu belirtmeliyim, oyunun yönetmenleri bildiğim kadarıyla ilk kez bir tiyatro oyunu yönetiyorlar; sinemada iyi olan tiyatroda da iyi olacak diye bir şart elbette yok, söz konusu bir uyarlamaysa, hem de bir Molière oyunu ise, konu iyice çetrefilli bir hâl alıyor. Dolayısıyla yönetmen bir tiyatro yönetmeni olsaydı, daha acımasız davranabilirdim. (Çok hafif de vurmayacağım; ama "az acılı" diyelim.)
Oyunun başından sonuna kadar neredeyse hiçbir yerinde oyuna giremedim. Ayrıca -maalesef- gruplar hâlinde oyunun başlarında, ortalarında, sonlarına doğru oyundan çıkan seyirciler, oyuna konsantre olmamı epey zorlaştırdı. Ben şahsen bayılacak hâle gelmeden bir oyundan asla çıkamam, öyle orta yerinde oyundan çıkanlar olduğunda da rahatsızlandıklarını ya da hayati bir durum yaşadıklarını düşünürüm; eğer öyleyse geçmiş olsun dileklerimi iletmek isterim buradan kendilerine. Kimse kimseyi zorla salonda tutmuyor elbette; ancak -hadi oyuncuları düşünmüyorsunuz diyelim, ki öyle görünüyor- salonda oyunu seyretmeye devam edenlerin seyir zevkini çok fena baltalıyorsunuz ve buna hakkınız olduğunu sanmıyorum.
Oyuncuların pek çoğunu farklı farklı oyunlarda seyretmişliğim var, son derece de başarılı bulduğum oyuncular; ancak metnin ve dolayısıyla bu kadronun da metinle birlikte ne yazık ki heba edildiğini düşünüyorum. Uyarlama seyretmeyi de çokça tercih ederim; bunu son derece başarıyla yapan topluluklar var; ancak bu oyun özelinde, akışta - kurguda genel olarak bir sıkıntı olduğunu düşünüyorum. Oyunda değil de provalardan birinde gibi hissettim. Biraz aceleye mi geldi? "Festivale yetiştirelim" kaygısı mı vardı? Fransa'da mıyız, Türkiye'de mi? Şiveli replikler neden var? Modern zamanlar eleştirisi - Türkiye göndermeleri... Yani ortada bir fikir var, fikirler bütünü var, belli, bu görülüyor; ama sanki konuşma balonu gibi havada süzülüyor fikirler. Kompozisyonu sağlanamamış, birbirine ulanamamış. Biraz oradan koyalım, biraz buradan... "Little little, into the middle" hesabı... DJ seti oyunun başından sonuna kadar köşede duruyor - ara ara görünecek şekilde konumlandırmak daha iyi olmaz mıydı? Dikkat dağıtıyordu. Işık tasarımıyla üstesinden gelinebilirdi belki. Yani, masa kalsın tamam; ama sahnede danışma görevlisi var sanki. Oyundan ziyade bir dans - parti - eğlence havası hakimdi. 100 dakikalık bir "eğlencelik" demek bana daha doğru geliyor; oyun diyebilmem çok zor maalesef. Pek alışkın olduğumuz türden bir dekorla da karşılaşmıyoruz genel olarak; ama "remix" açısından baktığımızda "makul".
Bazı yerlerde aşırı büyük oyunlar çıkmış; bu maalesef oyundan kopmaya götürüyor seyirciyi. Karikatürize karakterler ortaya çıkıyor. Zaten hepsi son derece parlak oyuncular, daha fazlasına gerek yoktu.
Ne bileyim, belki de yapılmak istenen buydu; ama benim genel seyir anlayışıma ya da görmeye alışkın olduğum sahneleme biçimine pek uymadı sanırım. Oyunun / metnin üzerinden geçilmesi gerektiğini düşünüyorum.
Bu arada, "Çok fazla tiyatro izlemedikleri belli olan kişilerin yaptıkları haksız değerlendirmelerin aksine," diye başlayan bir yorum gördüm; değerlendirmenin haklısı haksızı nasıl oluyor pek anlamadım, hakaret ya da nefrete varmadıktan sonra hepsi öznel bir değerlendirmedir de tam tersi, şahsen ben, çok fazla oyun seyrettiğim için bu yorumu bu tonda yazıyorum. Bir sezonda en az 10-15 oyun seyreden birisiyim, yaklaşık 28 yıldır bu rutindeyim. Geçen sezon ise 36 oyun seyretmişim, müsaadenizle iki çift laf edelim, bastırmanın lüzumu yok. (Ha bir de sanatın kendisi "tiyatro"dur, seyrettiğinizin adı "oyun"dur. Nâçizâne.)
Son olarak, Işıl Kasapoğlu'nun yönetiminde birbirinden nefis onlarca oyun seyretmiş birisi olarak, kendisinin neler düşündüğünü ben de çok merak ediyorum.
#tiyatroiyileştirir
Balina / Craft