Oyun, Vüs’at O. Bener’in “Havva” adlı öyküsünden ve Irmak Zileli’nin Son Bakış adlı romanındaki “Tina” karakterinden esinlenerek yazıldı.
Orijinal hikayenin tam tersi olarak, oyunu Havva’nın dramalara tutunmayı sevmeyen, gül
DEVAMImekten vazgeçmeyen, ne olursa olsun inatla ve umutla devam eden, yaşadıklarının ve şu an bulunduğu evdeki şiddetin-travmanın ötesinde hayata inanan gözlerinden görürüz.
“Besleme” sıfatının ve geçmişin yükünün altında ezilmez Havva, aksine çözüm için hep bir yol arar. Çocukluğuyla ve şimdiki zaman algısındaki, hayal ve gerçeklik kırılmalarıyla bunu yapar… Ve Havva o eve “besleme” olarak gelir, aslında her şey değişir.
“Ben Havva...Haşaa, o Havva değil. Sübhaneke biliyom bi tek. Okuyayım mı? … Anlatmadan, sormadan gitmem! Okul benim neyimeymiş?! Kızlar erkekler yan yana tövbe tövbe’ymiş. Günah yazıyon değil mi onlara? Temizliğe gitçekmişim! İyi, tamam.. Açıktan okursun, yaparsın be Havva! Kaldır o başını kaldır, bakma yere! Değişecek hikaye!”
Ne olursa olsun , kendi kaderini kendi yazan cesur kadınlardan ilhamla.. Umut olsun,inanç olsun,güç olsun ümidiyle. Değişecek bu hikaye!
Prova Mekan Sponsoru: Taksim Ara Sahne
Sonsuz destekleri için, Yiğit Bener ve Irmak Zileli’ye teşekkür ederiz!
DAHA AZ GÖSTER