Bir kuşluk vakti bir mahalleyi yıkarlar! Dere kenarında, bir ray kıvrımında, fabrikaların gölgesinde, örülmüş duvarların arasında bir getto mahallesini…
Mahallenin altından mezarlık çıkar; unutulmuş, son yaşayanı ölmüş, kimse
DEVAMIsiz bir mezarlık! Soyunu geçmişine hapsetmiş Sali, gitmek uğruna kendinden geçmiş Abir, erkek ruhu kadın bedenine sıkışmış Sağru, cezası ateşler içinde kavrulmak olan Nahur, işlediği tüm suçlar masum kalan Rau, kadınların en bahtsızı Falik ve tüm acı çekenlerin ruhlarının karası Azar mezarların yiyicileridir artık.
Geçmişteki ataları mıdır mezarlarda yatanlar yoksa; gettonun unutulmuş, isimsiz son kalanları mıdır mezarları kazanlar bilinmemektedir.
Tek gerçek; kimsenin suçsuz olmadığı, herkesinse masum olduğudur!
Geçmişten günümüze, ırk, dil, din baskılamasıyla gettolara hapsedilen, sıkıştırılan, kötü koşullarda yaşamak zorunda bırakılan insanların yaşamlarına soyut ama gerçek bir dille yaklaşıyor Gettodakiler…
DAHA AZ GÖSTER