Fizikte olay ufku, genellikle yıldızların çökmesi sonucu oluşan karadeliklerde, ışık ve maddenin kaçamadığı bölgeyi sınırlayan, zaman ve mekan algısının tümden değiştiği, hatta zamanın durduğu, herhangi bir fiziksel incelemenin mümkün olmadığı uzay parçasıdır. Olay ufkunu geçen ve kara deliğe düşen bir madde ya da canlı için yolculuk tek
DEVAMIyönlüdür, geri dönüş yoktur.
Evrenin kör noktaları olarak tanımlayabileceğimiz kara delikler, evrene dair bilgimizin sınırlandırırken, bize üzerinde tahmin yürütecek bütün olasılıkların olabilirliğini algı düzeyinde çoğaltan fırsatlar da sunuyor.
Olay Ufku sergisi ilhamını, zaman zaman merak duygumuzu kışkırtan, bazen de hayal gücümüzün sınırlarını zorlayan, parçası olduğumuz evrendeki kara delikler hakkındaki bilinmezlikten alır. Bilinmezlik merak duygusunu harekete geçirirken, cesaret duygusu ilerlemek için gerekli motivasyonu ve hakikati bulma fırsatını sağlar.
Deleuze ve Guattari’nin Felsefe Nedir? kitabında “felsefe, bilim ve sanat gökkubbeyi yırtmamızı ve de doğruca kaosun içine dalmamızı isterler. Kaosu ancak bu bedel karşılığında yenebileceğiz” derken aslında bilinmeyenin aralanması için her türlü riski göze alıp cesurca ilerlemek gerektiğini vurgularlar ve şu ifadelerle devam ederler “Filozofun kaostan beraberinde getirdiği, sonsuz olarak kalan, ama kesitsel bir içkinlik düzlemi çizen yüzeylerin üzerinde ya da mutlak oylumları içinde birbirlerinden ayrılmaz hale gelmiş değişimlerdir. Sanatçının kaostan getirdiği ise, artık duyu organında duyulur olanın yeniden üretimini kurmayan, ama, sonsuzu yeniden vermeye muktedir, organik-olmayan bir kompozisyon düzlemi üzerinde, bir duyulur varlık, bir duyum varlığı çatan değişikliklerdir”
Aslıhan Kaplan Bayrak, Emel Ülüş, Emre Celali, Flou Project, Tuna Üner ve Yakup Uysal’ın son dönem işlerinden oluşan Olay Ufku sergisi evrene, oluş’a ve insana dair bilinmezleri aralıyor. Olay Ufku sergisini, 29 Haziran 2019’a kadar Labirent Sanat’ta görebilirsiniz.
DAHA AZ GÖSTER
