Deneyiminizi arttırmak için sitemizde çerezleri kullanıyoruz. Devam ederek Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmektesiniz. Detaylı bilgi için tıklayınız.TAMAM
Angelica Mesiti’nin Gelecek Zamanın Süregelen Hikâyesi başlıklı kişisel sergisi ismini, sakince başlayan ve ardından güçlü bir kreşendoyla fırtınaya dönüştükten sonra yavaşlayarak sönümlenen yağmurun sesinin on bir icracı tarafından el hareketleri ve beden perküsyonuyla canlandırıldığı videosundan alıyor. Sanatçının bir okul bahçesinde ta DEVAMInık olduğu ve genellikle yaratıcı drama çalışmalarında faydalanılan bir oyundan esinle ürettiği siyah beyaz videoda, bir grup genç ellerini ovuşturma, alkışlama, avuçlarını birbirine sürtme, uyluklarına vurma ve parmak şıklatma gibi jestlerle yağmurun çiseleme ve sağanak arasında değişen ritmini taklit ediyor. Etkisini giderek artıran kuşatıcı bir ses manzarası ve hipnotik bir görsel kompozisyon içerisinde performansçıların âdeta yağmurun kendisine dönüştükleri bu incelikli koreografi, kişileri birbirlerine ve çevrelerine bağlayan bir rezonans alanı yaratarak bireysel ve kolektif olan arasında köprü kuran ortak bir deneyimin taşıyıcısı hâline geliyor. Doğayı taklit etmeye dayanan bu basit oyun yoluyla yapıt, tek başına yapmanın imkânsız olduğu bir eylemin kolektif olarak yaratılma potansiyeline işaret ediyor. İsmini devam eden ve gelecekte belli bir zamana dek sürecek eylemler için kullanılan İngilizcedeki zaman kipinden (future perfect continuous) ödünç alan Gelecek Zamanın Süregelen Hikâyesi, izleyiciyi bugünün çalkantılı küresel şartlarını ve geleceğe dair tahayyüllerimizi kolektiflik ekseninde tekrar düşünmeye davet ediyor.
Sergide Gelecek Zamanın Süregelen Hikâyesi adlı videoya Mesiti’nin farklı kaynaklardan topladığı fosilleşmiş yağmur damlası fotoğraflarını renkli fonlar üzerinde tekrar fotoğraflayarak ürettiği Genç Güneş’in Solgun Işığında Yağan Yağmur başlıklı serisi eşlik ediyor. Milyonlarca yıl önce taşların üzerine mühürlenmiş yağmur damlaları, yerkürenin jeolojik dokusunun kadim birer parçasına dönüşmüş tesadüfi anları imlerken, farklı zamansallıkların bir aradalığını ve geçici olanın tarihi şekillendirme potansiyelini vurguluyor. DAHA AZ GÖSTER