Sibel Horada’nın kişisel sergisi Bir İç Mekân Bahçesi, Tütün Deposu’nun giriş katında kurduğu bir düzenek içerisinde gerçekleşecek kompost süreci ve ürettiği toprak etrafında şekilleniyor. Toprağın sağaltıcı canlılığı, kendini yenilemekle kalmıyor, duvarda filizlendirilen, köklenen bitkilerin doğaya dönebilmeleri için bir zemin oluyor. Se
DEVAMIrgi süresince doğranan günlük gazeteler bir yandan kompost sürecine katkıda bulunurken bir yandan da atölye çalışmalarıyla saksı haline getirilerek, kompost toprağı ve duvardaki bitkilerle bir araya gelecek; böylece bitkiler sergi sonunda mekândan dışarı çıkmaya ve ekilmeye hazır olacaklar. Sıklıkla ölümle özdeşleştirilen toprağın içinde barındırdığı canlılığı, dönüşümünün gerektirdiği zamanı ve itinayı hem fiili hem de mecazi olarak ele alan sergi bir yandan güncel halet-i ruhiyemizin hızla ilişkisini sorguluyor, bir yandan da yavaş ama esaslı bir toplumsal kültivasyon mekânı haline gelen Depo’yu selamlıyor.
Antropolog Rob Nixon Yavaş Şiddet adlı kitabında, Benedict Anderson’un Hayali Cemaatler’de ulus devletlerin yayıncılık, ulusal dil, haritalama ve hatta müzecilik gibi kurumların oluşumuyla olan ilişkisi hakkında öne sürdüğü kavramsallaştırmasına bir ek yapar. Nixon’a göre bir topluluğun tahayyülü ve sürdürülebilmesi için bu kurumların gelişimi ve yarattıkları ortak zaman algısı kadar, diğer birtakım toplumların aktif olarak tahayyül edilemez kılınması da rol oynar. Günümüzde, ekolojik dünyaya yönelik bir tahayyül edilemezlik benzer şekilde insan merkezci, neoliberal bir topluluğu ayakta tutmakta. Bu sergideki pratikler estetik ve politik açıdan bu tahayyül edilemezliği sorguluyor. Topraktaki canlılığı düşünerek, zirai ve kültürel alandaki süreçsel uzamların, yavaşlığın ve belirsizliğin potansiyellerini araştırıyor. Horada, sergi boyunca mekânda vakit geçirerek toprağın zamanıyla kapitalist iş gününün zamanı arasında yaşayacak; gözlemlerini günlük tutarak sergiye ekleyecek.
Toprağı merkeze almanın getirilerinden biri insan zamanı dışındaki bir ölçekte zamanla ilişkilenmeyi beraberinde getirmesiyse, bir diğeri de yine bu ölçekte topluluk oluşturabilmek. Horada’nın sergi boyunca serpilecek süreçsel pratiği, sergiye davet ettiği sanatçılar ve kültür çalışanlarıyla mekânın hafızası üzerine gerçekleştireceği söyleşilerle, performans ve atölyelerle katmanlanacak. Sergi için, Cevdet Erek'in 2009 yılında Rodeo Galerisi'ndeki El Ele adlı sergi için, heykeltraş Emre Özcaylan'ın emeğiyle gerçekleştirdiği ve o zamandan beri mekânın pencere demirlerinde duran Parmaklıklarda İki Çift Taraflı El adlı işin içeriden de görünmesini engelleyen geçici duvar kaldırıldı. Bu iş bugün, belki de ilk gerçekleştirildiği dönemden daha kuvvetle içerisiyle dışarının sert ayrımını imliyor. Dışarıya ait bir sürecin bir iç mekân bahçesinde gerçekleştirilmesinin sebeplerini, koşullarını ve sonuçlarını düşünmemize katkıda bulunuyor. Gülşah Mursaloğlu Ölçülü Uğraşları Olan Bir Operatör (2018) adlı zaman büken yerleştirmesinde deneysel bir şekilde bir araya getirdiği malzemelerin etkileşimlerini, birbirini imha ve muhafaza potansiyellerini ve süreçlerini izliyor.
Açılış gecesinde KeKeÇa’nın katılımıyla toprakla ve bitkilerle hemzamanlılığın nasıl duyumsanabileceğini deneyimlemeye çalışacağız. Toprağın yavaş, döngüsel zamanını kendine temel alan bu sergi, bu yavaş zamanı algılamak için temsil ve görsellikten başka hassasiyetlere hitap etmeye teşebbüs edecek.
Bu sergi koşullara rağmen içine kapanmayan, düşünmeye, desteklemeye ve yaratmaya devam eden, sarımsak ve turp filizlendirmekte değer görenler sayesinde gerçekleşmiştir.
DAHA AZ GÖSTER