Oyunu 5 Aralık'ta izledim. Aslında izledim diyemem çünkü 30. dakikasında, "Kadın bedeninin araba kaportasına benzetilmesi" sebebiyle salondan ayrılmayı tercih ettim. Sanıyorum ki oyunun metninden bağımsız, oyuncuların "komik" olduklarını düşündükleri küfürler ve cinsiyetçi doğaçlamaları da yer alıyordu. O yüzden her sahnelendiğinde farklı içerikler duyulmuş olacaktır.
Kadın-erkek, karı-koca ilişkilerine dair oyun metinleri gayet olabilir, bunlar komik de olabilir ancak bu oyun komik değildi, keza "Açık Aile", "Tarla Kuşuydu Juliet" gibi oyunlarda bu temalar gayet yerinde işlenmişti.
Cinsiyetçi söylemler, küfürler komik değildir. Tiyatro sahnesinde yerinde ve kararında kullanılmadığında itici gelmektedir. Tiyatro insanlara temas eden ve insanları etkileyen bir sanattır; zekice kullanılan bir dil ile izleyicilere yerinde mesajlar verilebilir. Oyunun bu maksada hizmet etmesini isterdim.
Zayıf bir metin, cinsiyetçi, izleyiciyi rahatsız eden bir oyun. Keza bu sebeplerle izlemeye devam edemedim. Yazarın ya da oyuncuların başkaca işlerini de takip etmekten imtina etmeme vesile oldu.
Benimle Delirir Misin? / İstanbul Temaşa Tiyatrosu