Can Yücel'in yaşama ve sanata mizahla bakışını konu alan oyunu Mehmet Esatoğlu derledi, yazdı ve yönetti. İlk gösterimi Bilgesu Ataman ve Mehmet Esatoğlu'nun sergiledikleri oyunun ışık ve efektini Emre Işık ve Hamit Demir hazırladı.
DEVAMI
İlk gösterimini Temmuz 2009'da İzmir Urla'da yapan ve ardından İstanbul'un ve ülkenin dört bir yanında sergilenen oyun, ülkemizin Nasreddin Hoca, Şair Eşref, Neyzen Tevfik, Bal Mahmut geleneğinden bir yazarını, şairini konu alıyor.
Can Yücel hem yazarlığı, hem şairliği hem çevirmenliği hem de sözlü edebiyatıyla üretmiş bir sanat insanı...
"Hayatta Ben En Çok Babamı Sevdim" şiiriyle anlattığı Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel’in oğlu olan şair, çocukluğundan itibaren ülkenin önde gelen bilim insanları, sanatçılarıyla da birlikte büyüdü.
Tıp adamı Gazi Yaşargil'den, heykeltraş Kuzgun Acar'a bir dolu arkadaşı olan Yücel, bir şiirinde bunun "iyi bir tesadüf" olduğunu anlatır.
Yücel, sanatçı duruşuyla da söylemiyle de çok farklı bir sanatçı... Şiirlerinde dili kullanışı, çeviri yaparken "Türkçe söyleyişi", tartışmalarda ironiyi kullanışıyla sanat alanına önemli katkılar sundu.
"Sözcükler Can Yücel'i Özler" adlı oyun onun belgelenemeyen bir tarihidir adeta...
Can Yücel, bir şehir efsanesidir. Yazdıkları, yaptıkları ve anlattıklarının bir kısmı belgelense de, büyük bir kısmı rivayet olarak ortalıkta dolaşmaktadır. Oyun bu belgelemelerden birini yapma ve izleyiciyle paylaşma hedefiyle yola çıkmıştır.
Her oyundan sonra izleyicilerin önerileriyle metne katılan anekdotlar, söylencelerle giderek büyüyen oyuna yeni yeni boyutlar eklenmektedir.
DAHA AZ GÖSTER