Sanatın devrim etkisi yaratan o kışkırtıcı gücüne aşık bir kadın, resim ve heykel sanatçısı Canan Yolcu, zamanın içinde kaybolmaya başladığını fark etti. "Dünya artık aşkla dönen bir gezegen değilken, sokağın dili iyice vahşileşmişken sanat
DEVAMIın dili ne söylemeli?" diye düşündü.
Zamanın içinden seslendi Nefertiti: "Sanat, ben varsam var, ben yoksam yok."
"Öyleyse bir şeyler yapmak lazım, kışkırtıcı bir şeyler, cesur bir şeyler," dedi Canan; işte tam o anda hayata göz kırptı sanat.
"Şu aralar hep aynı rüyayı görüyorum. Ben yatağımda uyurken ölmüşüm. Çürüyüp kalmışım. Birkaç hafta sonra öldüğümü kokudan anlıyorlar. Kapıyı kırıp içeri giriyorlar, cesedimi taşıyorlar, şerefsiz yönetici asansörde yük taşıtmam diyerek cesedimi merdivenlerden indirtiyor. Dairelerinden çıkanlar benim hakkımda konuşuyorlar. Çığlık atarak uyanıyorum."
Sesleriyle oyuna destek veren Fatih Er, Ahmet Tekeş, Elif Güney, Murat Topal, Nurcan Yanık, Erol Özdemir, Güner Özkul, Tuğçe Can, Müjgan Derviş ve Ali Poyrazoğlu’na sonsuz teşekkürlerimizle...
DAHA AZ GÖSTER