"Tam da şimdi! Şu anda! Savaşın intikamcı karanlığı gözlerimize perde indirmeden… Silahların korkunç çığlığı kulaklarımızı sağır etmeden…

Hayır! Daha sonra değil. Şimdi! Şu an …Daha ağıtlar yükselmeden, dişler sıkılmadan, ço
DEVAMIcuklar ölmeden, ekinler, kentler yanmadan önce. Şimdi! Şu anda! Barış… Ya ekmeğimizi bir kardeş sofrasında paylaşırız ya da o ekmek için kardeş kavgasına düşeriz. Başka yolu yok! Barış ekmektir; fırından yeni çıkmış, taze, sıcak. Filistinli üç kardeşin hikayesi bu. Hikaye Filistinli ama sesi tüm yangınlı coğrafyalara ulaşıyor. Bu oyunu yönetirken dileğim şudur ki biz de sahneden size ulaşabilelim. Seyirci kalmadığımız bir dünyanın özlemiyle, hepinize iyi seyirler."
DAHA AZ GÖSTER