1. Perde
Külkedisi güzel, iyi huylu ama talihsiz bir kızdır. Erken yaşta annesini kaybettiği için üvey annesi ve onun iki kızıyla birlikte yaşamaktadır. Üvey anne ve iki kızı sevimsiz, geçimsiz, kötü huylu kişilerdir. Külkedisi'ne ai
DEVAMIleden biri gibi davranmak yerine, bütün ev işlerini onun üzerine yıkarlar ve sürekli onu aşağılarlar. Ev işleri bittikten sonra bile onu aralarına almadıkları için kızcağız ocağın önünde tek başına, ellerini küllere doğru tutup ısınmaya çalışarak zamanını geçirir. Bu yüzden üvey annesi ve üvey kız kardeşleri ona 'Külkedisi' adını takmışlardır. Bir gün sarayda verilecek balo için davetiye gelir. Üvey anne ve kızları heyecandan deliye dönerler. Çünkü Prens'in evlenmek üzere bir genç kız seçeceğini duymuşlardır. Kendilerini Prens'e beğendirebilmek için güzelleşme çabalarına girerler. Ne var ki bu epeyce zorlu bir uğraştır. Çünkü Külkedisi'nin aksine kızların ikisi de oldukça çirkin, bir de üstelik cahildirler. Yıllardır annelerinin bolca para akıtarak tuttuğu hocalardan görgü dersleri almalarına rağmen doğru dürüst konuşmayı ve davranmayı bilmemektedirler. Kızlar ve anneleri süslenip püslenerek neşe içinde evden ayrılırlar. Külkedisi üzgündür, o da baloya gitmek istemektedir. Yardımına iyi kalpli bir Peri yetişir ve onu baloya hazırlar. Ancak bir şartı vardır: Gece yarısından önce eve dönmek zorundadır. Külkedisi, üzerinde harika elbiseler ve parıldayan ayakkabılarıyla, baştan aşağı güzelleşmiş olarak mutluluktan uçarak baloya gider.
2. Perde
O gece Külkedisi balonun yıldızı olur. Güzelliği karşısında tüm davetliler gibi Prens'in de gözleri kamaşmış, ilk görüşte ona âşık olmuştur. Bütün gece Prens'le dans eden Külkedisi saat tam on ikiyi vuracağı sırada evde olması gerektiğini hatırlar ve koşup oradan uzaklaşır. Ancak koşarken ayakkabısının tekini düşürür. Ertesi sabah Prens aşık olduğu kızı bulabilmek için bütün evleri dolaşıp ayakkabıyı genç kızlara denetmeye başlar. Prens'in geleceğini duyan Üvey anne, önlem olarak Külkedisi'ni bir odaya kilitler. Prens sonunda Külkedisi'nin evine gelir. Üvey kardeşler ayakkabıyı denerler ama ayaklarını bile sokamazlar. Hatta aklı başından giden Üvey Anne bile denemeye kalkarsa da herkes onu kınayarak engeller. Aradığını bulamayan Prens tam üzgün bir şekilde oradan ayrılacakken kapının ardından Külkedisi'nin yakarışlarını duyar ve kilidin açılmasını emreder. Kızı görünce, diğerlerinin itirazlarına rağmen Külkedisi'ne ayakkabıyı denemesini söyler. Ayakkabı Külkedisi'nin ayağına kalıp gibi oturunca Prens sevdiği kızı bulmanın mutluluğuyla diz çöküp Külkedisi'ne evlenme teklif eder. Külkedisi Prens'in teklifini kabul eder. O ana kadar hayret, öfke ve kıskançlıkla olanları seyreden üvey anne ve kızları, Külkedisi´nin artık bir prenses olduğunu anlayınca ona iyi davranıp gözüne girmeye, yaptıkları kötülükleri affettirmeye çalışırlar. İyi kalpli bir kız olan Külkedisi, geçmişte kendisine yapılanları unutup onlara kucak açar ve hep birlikte mutlu bir yaşama başlarlar.
DAHA AZ GÖSTER