Dijital alemin karanlık perileri...
“Klan” oyunu iki tane sosyal medya fenomeninin bu yeni dünyanın dilini konuşurken ve o dünyada bir hayat kurarken nasıl savrulduklarını gözler önüne seriyor. Dijital paravandan öne y
DEVAMIansıyanların şenlikli görüntüsü, arka tarafa gizlenmiş yalnızlıkların ve korkuların garip kontrastı bu oyunda karşımıza çıkıyor. Kadın, Memo diye bir adamla yaşamaktadır, onunla olan her anını, her duygusunu takipçileriyle paylaşmaktadır. Ne tuhaftır ki bahsi çok geçen Memo bir türlü görünmez seyircilere. Erkek ise her gün farklı şekilde kendini yaralayarak, hüzünlü şiirler ve yazılar okuyarak diri tutmaya çalışmaktadır takipçilerini. Sosyal medyada var olmak, ne olursa olsun ilgi görmek kısa zamanda hayatlarının vazgeçilmez bir unsuru olmuştur. Kahramanlarımız günün birinde, bir şekilde bir araya gelirler, garip bir tesadüftür bu. Belki de bir tesadüf değil, dijital dünyanın bir kurgusudur onları birleştiren. İşte bu bir araya gelişin ve onların kendi ‘klan’larına karşı verdileri sınavın melankolik ve çocuksu hikayesi, 80 dakikalık bir serüvenle seyirci karşısına çıkıyor. Klan, dijital dünyanın artılarını veya eksilerini tartışmak yerine, insanların içlerindeki karanlık dehlizlerin bir dijital platform üzerinde nasıl sese ve görüntüye dönüşebileceğini araştırıyor.
Oyundan;
Erkek: Seni istersen gezdirebilirim. Bunun üstüne gidebiliriz.
Kadın: Beni öldürmek mi istiyorsun?
Erkek: Sana rehberlik yaparım, çay içeriz, elin ayağın titrerse bana sarılırsın. Kadın: Bir gün yapacağım, yalnız.
Erkek: Şu an film sahnesi gibi olmadı mı?
Kadın: Evet, kamera karşı tarafta bir yerde sanki.
DAHA AZ GÖSTER