Oyun Özeti
“Jüpiter”, aynı evi satın almak isteyen üç kadının, boş bir evin eşiğinde karşılaşmasıyla başlar. Bu rastlantı, onların hem kendileriyle hem de birbirleriyle yüzleştiği bir dönüşüm yolculuğuna dönüşür. Başta rekabet gibi görünen bu karşılaş
DEVAMIma, zamanla birbirine tanıklık eden, alan açan kadınların ortak hikâyesine evrilir.
Ev, giderek bir kadının değil, birçok kadının sesini, hikâyesini ve mirasını taşıyan simgesel bir mekâna dönüşür. Zaman eğilir, mekân çözülür; kadınlar birbirlerinin cümlelerinde büyür, birbirlerinin nefesinde yeniden doğar. Ev konuşur, duvarlar tanıklık yapar. Perde kapanmaz . Çünkü bu hikâyede sahne, izleyicinin içindedir.
“Jüpiter”, yalnızca bir mekânda değil, zaman ve mekânın ötesinde var olur. Kadınların kendi dünyalarını kurma cesaretine, kendi dillerini yaratma arayışına ve birbirine tanıklık etme gücüne bir övgüdür.
Gezegen Jüpiter, dilin ve kırılganlığın sınırlarını esnetip bizi birbirimize bağlayan bir metafor olarak yer alır.
Karakterlere isim verilmez; çünkü “Jüpiter”, her kadının hikâyesinde yankılanan ortak bir sesi arar. Bu, empatiye, içe bakışa ve paylaşılan bir dönüşüme davettir.
DAHA AZ GÖSTER