“Biz sınırlara inanmayız. Biz öncülüğe inanırız. Biz vizyona inanırız.
Herkese imkansız görünse de biz evet diyoruz.
Yaşamak ne güzel şey.
Denizde yüzmek, gökyüzüne bakmak, güneşi teninde hissetm
DEVAMIek…
Bir dağa tırmanmak ya da bir tanecik merdiven çıkmak.
Sevmek ve sevilmek.
Ne güzel şey…
Şimdi benim! Şimdi sensin! Şimdi biziz!
Bu ise sadece bir başlangıç.”
İnsanlar Mekanlar Nesneler geçmişin yüklerinden kurtulmaya çalışan bir insanın hikayesi.
Nina’nın, Emma’nın, Sarah’nın veya şimdilik Sarah’nın hikayesi.
Kim bilebilir?
Korkularımızın üstüne gidebildiğimiz, gerçekle yüzleşebildiğimiz ve en önemlisi kendimizi sevebildiğimiz sürece varız.
Eğer bir varoluş savaşıysa hayat,
ve eğer varoluş ailede başlıyorsa,
bazen tüm bağımlılıklarından kurtulman gerekir.
Annenden bile.
“Çakal sadece aşağı baktığında düşer. Yani aslında havada koşabiliyor ama ne zamanki aşağı bakıyor
ve düşmesi gerektiğini anlıyor işte o zaman yer çekimi devreye giriyor. Benim ruhsal aydınlanmam
bu.”
Bu oyun bize özlenen kardeşleri, aileyle yenilmeyen akşam yemeklerini ve aşağı bakmamamız gerektiğini anlatıyor.
Aşağı bakmadan yola devam edebilecek miyiz?
Bilmem.
Belki.
Afiş Tasarımı: Guten Tag Studio
Medya İlişkileri: ID İletişim
Sosyal Medya Yönetimi: Dor Productions
DAHA AZ GÖSTER