Freud; ego şahlanmış bir at üzerindeki şövalye gibidir, der. Freud’a göre “id” ya da “alt bilinç” içimizdeki doyumsuz hayvandır. Yani “id” için, yalnızca ihtiyaçlarını karşılamaya odaklı, düşünmeyen, güdüsel, o andaki tatmin duygusundan baş
DEVAMIka bir şey göremeyen hayvani tarafımızdır, diyebiliriz.
Peki bir “Süper Kahraman” olarak “Batman” in “ego”ları doyuma ulaşmazsa? Adaleti, eşit davranmayı egolar mı yönlendirir? Ya da şöyle diyelim; “Batman” in İstanbul’da çekilecek filmi için oyuncu seçmelerine katılan “oyuncu” cast odasında kilitli, kostümün içine de sıkışıp kalırsa… Erkek gerçekten rahat, egemen ve özgür müdür, yoksa köşeli, zorba ve çıkışı olmayan bir dünyaya mı hapsolmuştur? Erkek olmak bir üstünlük müdür? Oyunun kahramanı az homofobik, epey maço, biraz aktör, biraz soytarı, çokça şişirilmiş bir erkeklik yalanı ile çağımızın süper kahramanı mıdır... Oyunun yazarı Zeynep KAÇAR, bu oyununda kadın gözüyle erkeklerin dünyasına
bakıyor ve çağımızın en büyük sorunlarından birine “cinsiyetçiliğe” değiniyor.
DAHA AZ GÖSTER