Oyunumuz dört hikayeden oluşuyor. Açılış ve kapanış şarkılarıyla birlikte toplamda 6 adet de şarkısı bulunuyor.
Oyuncular, yani soytarılar sahneye çıkar şarkılarını söylerler ve soytarılık ceketlerini çıkartıp skeçleri oynamaya başla
DEVAMIrlar.
Oyunun ismine ilham olan 'FALAN FİLAN' ikilemesi ise bu oyunun sansürü.
Soytarılar söylemek isteyip söyleyemedikleri her kelime yerine 'Falan Filan' ikilemesi koyuyorlar.
EVLENEMEYENLER
İstanbulda bir parktayız. Zaten pek fazla şansımız yok,
bir kaç tanesinden birindeyiz.
Şıkır şıkır giyinmiş 30'lu yaşlarının üzerinde Büşra,
uzatmalı sevgilisi Turgut tarafından buluşmaya çağırılmış.
Büşra evlenme teklifi alacağına o kadar emin ki elinde gelin
çiçeği ile dolaşıyor.
Turgut'un öyle parası yok ki, yolda bulduğu simiti kemiriyor.
Ve bir tenis maçı izler gibi konuşulmayanların
bir Büşra'ya bir Turgut'a gidip geldiğini görüyoruz.
Bunun yanı sıra parkın giderek kalabalıklaşan çiftlerle
ve değişemeyen dertlerle dolduğunu görüyoruz.
Bir simitçi tüm soruların sebebini bir kaç cümle ile ortaya
seriyor.
BİR ANNENİN YENİ NESİL ACILARI
Büyük şehirlerin birinde tek başına iki çocuğunu
büyütmeye çalışan bir anne,
devletin bağladığı dul maaşıyla geçinmeye çalışıyor.
Giderek artan hayat pahalılığıyla
başa çıkamayan annemiz delirmenin eşiğine kadar
gelmiş.
Oğlu mühendis olmuş, kızı tıp okuyor fakat Kesilen
elektirikler, yapılamayan pazar alışverişleri ve yüzde
500 kira zamları,
anneyi delirip tiktok çekmeye kadar götüren bir
maceranın içerisine sokuyor.
BU BİR SOYGUNDUR!
Bir bankadayız. Banka müdürü öğle tatili arasında
mesaiye kalmış, masası başında oturuyor. Ve içeri
bir soyguncu girer. Olayın şoku atlatılamadan
başka bir soyguncu daha girer.Ve arkasından biri
daha; 3. soyguncu. Parasızlıktan ne yapacağını
bilemeyen münferit delirmeler, insanları banka
soygununda buluşturuyor.
Ve banka müdürünün soyguncuları ikna etme
yöntemleri ortaya asıl soyguncunun kim olduğunu
ortaya çıkarıyor.
KAYYUM HAMLET!
Bir Hamlet tiyatro oyunu provasındayız.
Oyuncular sahnede ısındıkları sırada tiyatroya kayyum
atanır. Kayyum heyeti, Oyunu takvimsel olarak
değiştiremedikleri için içeriğini değiştirmeye ve kendince
yorumlamaya karar verirler.
Ve sanatın can çekişmesi tam olarak da bu anda başlar,
Sanatçılar, Danimarka'da bir krallıkta geçen klasik
oyunlarının, Anadolunun bozkırlarında bir sarayda
geçmesi ve hatta 'Olmak ya da olmamak' tiradının
'Olanda da hayır var olmayan da da' şeklinde evrilmesi
gibi bir dizi yerli ve millileşme operasyonuna maruz
kalıyorlar.
Yani, 5 parasızlık sanatın da kaderi olur anlayacağınız.
DAHA AZ GÖSTER