Deneyiminizi arttırmak için sitemizde çerezleri kullanıyoruz. Devam ederek Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmektesiniz. Detaylı bilgi için tıklayınız.TAMAM
Ahmet Çerkez, “Yurtsuz Haritalar” isimli kişisel sergisinde kısıtlı renk paleti, işlenmemiş resim yüzeyi ve sade ifade biçimiyle ölüm-yaşam zıtlığı çerçevesinde sınırları olmayan, belirli bir yere işaret etmeyen, fakat zamanın ve yaşanmışlıkların izini taşıyan bir seriye odaklanıyor. Sanatçı bu işlerinde, kurumuş çiçek yaprakları, dairese DEVAMIl pas lekeleri ve kurşun kalem çizgilerini yüzeye aktarırken kullandığı teknikle sürecin izini dönüştürüyor.
Ham tuvalin üzerinde pas lekeleriyle oluşturduğu geometrik formları takip eden ve renk değeri zamanla değişecek olan gül yaprakları kompozisyonun yapısına bir temel oluştururken, aidiyeti olmayan bir yerin planı üzerinde yaşamışların ve yaşanılanların izlerini bıraktığı bir harita olarak da okunuyor. Hem malzeme hem de form olarak doğayı örnek alan bu resimler, ölümün ve yok oluşun ardından gelen yeniden hayat bulmayı ve doğuşu hatırlatıyor.
Göç ve beraberinde gelen belirli bir coğrafyada kurulmuş yaşamı adeta sonlandırma ve gidilen yerde yeniden inşa etme sürecinin önemli bir referans olduğu Çerkez’in “Yurtsuz Haritalar” serisi, dünyanın herhangi bir zamanında ya da yerinde göç edenlerin bıraktığı izleri, şiirsel bir dille ve asgari bir müdahaleyle resimliyor. DAHA AZ GÖSTER