Olcay Kuş, önceki sergilerinden aşina olduğumuz, gündelik hayata, sokağa ve medya diline ilişkin gözlemlerini “Yokuş Yukarı” sergisinde yeni bir düzeye taşıyor. Politik belirsizliklerin ve olumsuzlukların, kontrol edilemeyen zamanın yarattığı karmaşanın toplum üzerindeki etkileri, sanatçının işlerinde kimi zaman mesafeli ve tepkisiz kimi
DEVAMIzaman alaycı ve eleştirel bir üslup ile ele alınıyor. Toplumsal sorunların artarak yaşandığı her gün bir sonrakini güçleştirirken, gelinen bireysel ve kolektif suskunluk hali, serginin temel meselesine dönüşüyor.
Olcay Kuş, izleyiciyi galeri mekânının girişinde, doğrudan duvara uyguladığı ve sokağa atıfta bulunan bir stencil uygulma ile karşılaşıyor. Sergi kurgusu, sanatçının büyük çalışmaları için deneyler yaptığı desenleri, kağıt hamurundan heykelleri ve tuvallerinden oluşan üç bölüme ayrılıyor. Sergide yer alan desenler, sanatçının ön araştırmalarını, teknik arayış ve denemelerini ve renk ve figürle ilişkisini ortaya koyarken diğer çalışmalarına da referanslar veriyor. Tuvallerindeki kimliksiz bireylerin kahkahası ve iktidar sahiplerine has alaycı jest ve vücut hareketleri karşısında mutsuzlaşan çoğunluğun bastırılmış duygularını ifade ediyor. Sokak sanatının estetiğinden esinlenerek kullandığı gazete kâğıdı ve sprey boya, daha çarpıcı renk kullanımı ve belirgin şablonlar ile imgeleştirdiği beden dilinin vurgusunu güçlendiriyor. Sanatçı, çeşitli oyuncaklardan yola çıkarak, poliüretan köpük ve kâğıt hamuru ile oluşturduğu Geride Kalanlar isimli amorf heykel serisini ise ilk defa bu sergi ile izleyicilere sunuyor.
DAHA AZ GÖSTER