Ali Cabbar'ın yeni sergisi "Tipsiz", Temmuz'daki başarısız darbe girişiminin ardından Türkiye'nin demokratik yapısını esprili bir bakış açısıyla sorguluyor. Sanatçı, siyasi parti amblemlerini ve seçim afişlerini yeniden yaratarak ülkenin 70 yıla yayılan demokrasi serüveniyle bugünü arasında paralellik kuruyor. Tek partili dönemin sona erd
DEVAMIiği 1946'dan bu yana 300'ü aşkın parti kuruldu ama baştan savma amblem ve afişleri demokratik bir platform oluşturabildi mi? Bu sorudan hareketle "Tipsiz", faaliyetini sürdüren, kapanan ya da kapatılan partilere ait grafik öğelerle izleyiciyi ülkenin yakın geçmişinde keşfe çıkarıyor.

Sergi, Cabbar'ın tuval üzerine akrilik çalıştığı 50 siyasi parti logosu ve kağıt üzerine pastelle gerçekleştirdiği seçim afişlerinin yer aldığı yerleştirmeden oluşuyor. 1950'ler ve 60'ların işçiye ve köylüye seslenen ya da toprak reformu vaat eden seçim afişleri, Türkiye'nin o zamandan bu yana büyük bir ekonomik değişimden geçtiğini gösteriyor. Öte yandan bazı şeyler hala yerinde sayıyor. Görsel belgelerin yok denecek kadar az olması yüzünden zorlu geçen üretim süreci, bu yönüyle ülkedeki toplumsal hafızanın zayıflığını da ortaya koyuyor.
DAHA AZ GÖSTER