Çağdaş sanatın temel problematiklerinden biri olan ‘Boşluk’ kavramı günümüze değin sanatçılar tarafından defalarca irdelenen bir konu olmuştur. Soyut olanın nesneye, karanlık olanın ışığa, netliğin fluya, sınırın yüzeye geçişlerinde oluşan kıvrımlar üzerine düşündürürken, sanat pratiği için sürekli yeniden yoklan
DEVAMIacak bir uzay oluşturur. Yüzey ve boşluk ilişkisinin alan formasyonunda tekrardan anlamlandırılması birçok güncel soru ve imgenin doğuşunu müjdeler. Güncel pratikler içinde alanın yeniden sorgulanması materyal, obje ve boşluk ilişkisine de yeniden dikkat çekmemizi sağlar. “Surface to Space” sergisi, izleyiciyi tüm bu sorulara anlamın mantığı düzleminde yeni yanıtlar aramaya ve imgeler keşfetmeye davet etmektedir.
DAHA AZ GÖSTER