Deneyiminizi arttırmak için sitemizde çerezleri kullanıyoruz. Devam ederek Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmektesiniz. Detaylı bilgi için tıklayınız.TAMAM
Kaan Müjdeci’nin ilk uzun metrajlı filmi olan ve 2014’te Venedik Film Festivali’nde Jüri Büyük Ödülü’nü kazanan“Sivas” Pelin Kırca’nın eserlerine de ilham veriyor. Sergide Norgunk tarafından sınırlı sayıda basılan ve sanatçı imzalı “Sivas” adlı kitabın lansmanı da gerçekleştirilecek.
Sergi, izleyiciyi Pelin Kırca’nın düşsel dün DEVAMIyasına davet ediyor. Grafikten illüstrasyona, desenden dijital tasarım, animasyon ve video sanatına dek geniş bir skalada interdisipliner üretimiyle tanınan Kırca, sergide filmin duygusal doku ve boyutundan esinli farklı ölçülerdeki sulu boyalarını izleyiciyle paylaşıyor.
Filmde yaşadığı küçük köyde okulu ve arkadaşlarıyla vakit geçirmekten başka rutini olmayan 11 yaşındaki Aslan’ın hikayesi işleniyor. Aynı sınıfta okuduğu Ayşe’ye aşık olan Aslan, bir gün yaşadığı bölgede yaygın olan köpek dövüşlerinden birine denk gelir. Burada yaralı bir halde ölüme terk edilen “Sivas” isimli köpeği çevredekilerin itirazlarına rağmen sahiplenerek, başka bir canlı ile iletişim kurar. Hayatını etkileyen bu önemli karşılaşmadan itibaren bir çocuğun bu coğrafyada yaşamın zorlu yönleriyle nasıl başa çıkmaya çalıştığını izliyoruz.
Pelin Kırca da kağıt üzerine sulu boya eserlerinde doğal bir atmosfer kurgusu içine yerleştirdiği öğeler ve figürlerle hikayenin aşk, arkadaşlık, dostluk, yalnızlık gibi derin ve evrensel yönlerine odaklanıyor. Belirli sahne kurgularını andıran bu eserler izleyiciye eski zaman anlatılarına eşlik eden yalın minyatür dilini anımsatıyor. Yüzeyin tamamı bir kadraj olarak kullanılarak gösterilenin, hikayenin geçtiği daha büyük bir bütünün parçasına ait olduğu izlenimi verirken, doğa ve bileşenlerinin katmanlı kurgusuyla da örtüşüyor. Ağaçlar, hayvanlar, meyveler, gökyüzü ve zemin fon olmanın ötesinde asıl öğeler gibi işlenen temalara sembolik katkılarıyla işlev kazanıyorlar. DAHA AZ GÖSTER