Kendi jenerasyonunun en etkili ve çok yönlü sanatçıları arasında sayılan Belçikalı görsel sanatçı, tiyatro sanatçısı ve yazar Jan Fabre, en önemli serilerinden “Belçika Kongosu’na Saygı”dan eserlerinin yer alacağı kişisel sergisi “Saflık Dizlerinin Üstünde” ile 14 Ocak tarihinden itibaren ilk kez Pilevneli Dolapdere’ye konuk oluyor.
DEVAMI
20 yılı aşkın kariyerinde alışılmışın dışında pek çok materyal kullanarak ortaya koyduğu eserlerinin yanı sıra yaratıcı performanslarıyla da ilgi çeken Jan Fabre, dünyanın birçok yerinde sergilenen, Hollanda, Fransa, İtalya, Rusya ve Kore’de kalıcı müze koleksiyonlarındaki eserleriyle mücevher böceği kınkanatlarından oluşturduğu mozaiklerinde çalkantılı konulara odaklanıyor. Jan Fabre bu tekniği Belçika Kraliçesi tarafından özel olarak komisyon edilen ve Brüksel’deki Kraliyet Sarayı’na yerleştirilen eserinde ilk kez kullanmış ve yakın zamanda da aynı materyalden oluşturduğu eserleriyle St. Augustine Kilisesi’nin sunağına Rubens, Jordaens ve Van Dyck gibi Flaman ustaların bıraktığı izleri takip ediyor. Doğanın görsel cazibesinden faydalanan, resim, duvar heykeli ve mozaik karışımı bir teknik tanıma sahip olan bu eserlerin her birinde Jan Fabre ayrı bir hikaye anlatıyor.“Kongo” serisi başlığı altında ayrıca üç boyutlu heykeller de üreten sanatçı, doğal döngü içerisinde yaşamını yitirmiş hayvanların kalıntılarına kendi yorumunu katarak onları mitolojik ve neredeyse put benzeri heykellere dönüştürüyor. Mücevher böceği kınkanatlarından oluşan mozaikleri ve heykelleriyle Fabre kalıplaşmış sembolleri sorgularken kendi ülkesi başta olmak üzere birçok Avrupa ülkesinin kolonyalizm ve emperyalizm uğruna sömürdüğü Afrika topraklarına bir saygı duruşunda bulunuyor. Fabre’nin eleştirisi, eserlerinin görsel kurgusundan, kullanılan teknik ve materyale kadar yansıyor ve birçok kültürde mistik anlamlar taşıyan, geleneksel takılar yapmak için kullanılan, yaşam ve ölüm arasındaki köprüyü, doğanın ebedi döngüsünü cisimleştiren kutsal Mısır böceği kınkanatları seçimi de yine aynı eleştirel amacı taşıyor. Jan Fabre bugün, insanın sahip olduğu şeyleri kaybetmemek ve bencil güdüleri uğruna istediklerine ulaşmak için yapabileceklerinin anımsatıcısı, geçmişte yaşananların eleştirmeni ve ülkesinin işlediği günahları cesurca ve tüm netliğiyle hatırlatan bir değer olarak yaratımını sürdürüyor.
Yazar kimliğiyle de tanınan Jan Fabre’ın otobiyografisi olarak tanımlanabilecek, 1978-1984 ve 1985-1991 yılları arasında gün gün sanata, hayata, gündelik yaşantısına, ilişkilerine dair kaleme aldığı notları Gece Günlüğü adıyla Türkçede de okurla buluşacak. Sanatçının iki ciltten oluşan kitabı Pilevneli ve Doğan Kitap iş birliğiyle sergiyle eş zamanlı olarak yayımlanacak. Aynı zamanda tiyatro topluluğu Troubleyn’in kurucusu olan Jan Fabre’ın Gece Günlüğü adlı kitabından yola çıkarak kendi gelişimini farklı hacimlerde ele aldığı tek kişilik oyunu “Gece Yazarı” ise İtalya, Rusya, Fransa, Sırbistan, Belçika, Litvanya, Hırvatistan ve Slovenya gibi pek çok ülkede sahnelenmiş ve kısa zamanda üç önemli uluslararası tiyatro ödülüne layık görülmüştü. Sanatçının “Ölüm Meleği” adlı tek kişilik oyunu ve dans prodüksiyonu ise 2006’da 15. İstanbul Uluslararası Tiyatro Festivali ve 4. Tiyatro Olimpiyatları kapsamında İstanbul’da tiyatro severlerle buluştu.
14 Ocak’ta açılışı gerçekleşecek Jan Fabre’nin “Saflık Dizlerinin Üstünde” sergisi, 20 Şubat 2021’e kadar hafta içi her gün saat 10.00-18.00 arasında ziyaret edilebilir.
DAHA AZ GÖSTER