''Elmaslı Apt.'' (2004), ''üçyüzbir'' (2009) ve ''Seni Endişelendiren Ne?'' (2014, Banu Cennetoğlu ile birlikte ) başlıklı sergiler ardından ''Saadet Çıkmazı'', Özcan’ın son yıllarda üzerine çalıştığı kavramlara odaklanıyor. Adalet, eşitlik, birlikte yaşama, toplumsal cinsiyet ve kültürel kimliklere aidiyeti, kent-kutsiyet ilişkisi bağlam
DEVAMIında sorguladığı yeni üretimlerini bir araya getiriyor.
Malzemeye düşkünlüğünü ele veren eserlerinde, seramik saklama kapları (çay-kahve-şeker), tabak, sokak tabelası vb. günlük hayattan nesneleri devşiren Özcan, üretiminde altını iktidar, bakırı muhalefet, yeşil kumaşı kutsiyetin sembolü olarak kullanırken objelerle kurduğumuz değer ilişkilerini de araştırıyor.
Bilginin ve bugün biçim değiştiren bilgeliğin izini sürüyor.
Yasemin Özcan, kendi mutfağındaki eviyede filizlenen fasulyeyi belgelerken de, 700 yıllık kara dut ağacını izlerken de benzer bir soruyu tetikliyor: “Biz ceylanlarla, aslanların kucağında dost olabiliyor muyuz?”
DAHA AZ GÖSTER