İçinde yaşadığımız küresel çağda, üretim ve tüketim toplumunun devamlılığını sağlayan giyim, kuşamın önemli olmasının nedenlerinden biri de kullandığımız kıyafetlerin, nesnelerin kimlikle ilgili olmasıdır. Farklılıkların yok edilmeye, bireyin tek tipleştirilmeye çalışıldığı, giydirildiğimiz toplumsal cinsiyet rolleri ile kolektif ortak b
DEVAMIir bilincin kurgulandığı bir çağdayız. Toplumsal cinsiyet, üzerinden eril ve dişil kavramlarına giysiler, renkler, aksesuarlar, tarafından yüklenen anlamlar bizim sosyal kimliğimizi belirler. Çocuğun dünyaya gelmesiyle birlikte, içinde bulunduğu yapı, sistem, kültür, cinsiyetçi bir bakış açısıyla hangi kıyafeti giyeceğimize, hangi rengi, aksesuarları, kullanabileceğimize ve hangi oyuncaklarla oynayacağımıza karar verir. Bu karar veriş, iktidar alanlarının üzerimizdeki toplumsal baskısıyla okulda, ailede, sokaklarda, kamusal alanda kültürel olarak devam eder. Giysi ve aksesuarlar; Toplumsal belleğimizin, kimliğimizin, bireyselliğimizin oluşmasında önemli bir rol oynarlar. İnsanın dış görüntüsü, giyimi, kuşamı, kullandığı aksesuarları, duruşu karşısındakinin kendisini okuyabilmesine olanak verir. Görsel bir algı yaratır. Bu algı bazen bir yakınlaşma bazen de kendinden uzaklaştırma doğrultusunda çalışır. İdealize edilmiş cinsiyet, ırk, din, ve görsel algı bizi politik bir sabitlemeye götürür.
Bu sergide; hayatımın farklı dönemlerinde kullandığım ya da karşılaştığım, yakınlaştığım eril ve dişil aksesuarların, giysilerin bende, etki bıraktığı anıları, izleri, yaşadığım çatışmaları ürettiğim seramikler üzerinden göstermeye çabaladım.
Meliha Coşkun.
DAHA AZ GÖSTER