Deneyiminizi arttırmak için sitemizde çerezleri kullanıyoruz. Devam ederek Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmektesiniz. Detaylı bilgi için tıklayınız.TAMAM
Sinemaya ‘Kıpırdayan Resimler’ demek adettendir. Sinemada görüntünün ‘kıpırdayan’ kısmı büyüleyicidir ama beni işin ‘resim’ kısmı da her zaman çok ilgilendirdi. Çerçevenin ya da kameranın hareketinin içerdiği formların ressamca düzenlenmesi; simetri- asimetri, denge- dengesizlik, ağırlık duygusu- hafiflik duygusu; ressam gibi davranmanın DEVAMIsinemasal ve sinema öncesi yolları, imkanları… Bilsart’ın daveti üzerine hazırladığım, 2018 Aralık ayı boyunca sürecek üç sanatçılı program bunu tersten yapıyor ama aynı kapıya çıkıyor aslında. Burada, sevdiğim ve video ile de uğraşmayı seven ressamlar kendi resimsel dünyalarının imgelerini kıpırdatmaya davet ediliyorlar.
İlki Furkan Akhan, işlerinde eşyanın, daha özelde giysilerin, çamaşırların ya da ayakkabıların tek başlarına duruşları ya da yan yana, bir arada, üst üste dizilişleri yolu ile bir toplumsal aidiyet duygusu uyandırıyor. İmgelerini kıpırdatınca ortaya bir çeşit cinema verite çıktı. Muhtemel bir video işi için fikirlerinden birisi ailesi ile birlikte oturmakta olduğu Bayrampaşa, Cevatpaşa Mahallesi'nin otoyola bakan kısmındaki yamaçta arkadaşlarıyla içki içip konuştukları akşamlardan birini filme çekmekti. Onun Çayır Palas adlı video işinde Pasolini’nin ilk filmlerinden Zeki Demirkubuz’a uzanan bir tad bulabilirsiniz. DAHA AZ GÖSTER