Çoğunlukla gündelik hayatta karşılaştığı sahneleri objektifinden aktaran Aliye Simavi, bu sergide dünyanın dört bir yanından topladığı farklı kültürlere ait objeleri ve doğal kalıntıları yan yana getirerek kendi yarattığı mikro evrenini siyah-beyaz ve renkli fotoğrafları aracılığıyla izleyiciyle paylaşıyor.
İnsanlar ve doğa ar
DEVAMIasındaki ilişkiye ilgiyle yaklaşan ve bu etkileşimden ilham alan Simavi, doğanın en yetenekli sanatçı olduğu görüşünde. Sergiyle aynı adı taşıyan enstalasyonu Biriktirilmiş Anılar, hayranlıkla ve tutkuyla biriktirdiği objelerden ve kalıntılardan oluşuyor. Cam bir vitrin içinde sunulan yerleştirmede, dinozor yumurtası, köpek balığı dişi, mors balığı penis kemiği, mağara ayısına ait pelvis kemiğinin fosili, testere balığının kemiği, balina vertebrası, sanatçının kendi azı dişi, sapan, Taş Devri’nden kalma balta ağzı, ahşap Afrika heykeli gibi çeşitli parçalar yer alıyor. Birçoğu nadir bulunan ve seri üretimin bir parçası olmayan bu nesneler, geçmişten kalan birer yadigar niteliğinde, tıpkı artık olmayan bir ânı kaydeden fotoğraflar gibi.
Tipolojik olarak, küçük ölçekli bir doğal tarih müzesi formatında yerleştirilen sergide yer alan fotoğraflar çoğaltılabilir, dünyanın herhangi bir yerinde bir başka köpek balığı dişi ya da balina vertebrası bulunabilir; hiçbir şey tek değildir. Ancak onları özel kılan en önemli ortak özellik, bellek inşa ediyor olmalarıdır. Geçmişten geleni muhafaza ederek günümüze taşıma eylemi, bir yandan zamanı dondururken diğer yandan kişisel bir arşiv oluşturuyor. Doğası gereği akıp giden zamandan tek bir ânı seçerek yalıtan ve korumaya alan fotoğraf gibi milyonlarca yıl öncesinden gelen bir dinozor yumurtası da, gösterdiğinin ötesinde sakladığı hakikati ve hikâyeyi düşünmeye yönlendiriyor izleyiciyi.
DAHA AZ GÖSTER