Adı Pieter Coecke olan ve doğum yeri Aelst'i (bugün Aalst) unvan olarak kullanılan sanatçı atölye eğitimi gördü, Brüksel ve Roma'da anıt mimarisi, bezeme sanatları, halı desinatörlüğü gibi alanlarda kendisini yetiştirdi. 1533'te bağlı bulunduğu loncanın isteğiyle bir delegasyon eşliğinde halı ticareti için İstanbul'a gönderildi. Başkentte bir yıl kaldı. Türkçe'yi öğrendi, saraya kadar girip I. Süleyman'ın (Kanuni) takdirini kazandı, hatta padişahın bir geçit törenindeki resmini bile gravür (oyma
DEVAMIbaskı) halinde yaptı, ayrıca İstanbul'un, Balkanlar'ın yaşamından çeşitli sahneleri ve giysileri resmetti. I. Süleyman'ın Hipodram'dan (Atmeydanı'ndan) Geçit Töreni, Bir Sünnet Düğünü, Bir Cenaze Alayı, Bayram İlanı, Türklerin Kent Dışı (Taşra) Yaşamı, Türkler Nasıl Yemek Yerler?, Türkler Nasıl Seyahat Ederler? adlı çalışmaları bunlardandır.
Pieter Coecke ertesi yıl Kutsal Roma-Germen İmparatoru V. Karl 'ın (Şarlken) saray ressamı payesini kazandı. Çalışmalarını Brüksel, Roma ve çeşitli Rönesans kentlerinde sürdürdü. İtalyan mimarisinin ustalarından Felemenkçeye çeviriler yaptı. Mesleki çalışmaları kapsamında mimarlık, duvar inşaatı, goblen desinatörlüğü, perspektif vb konularda yazdığı kitaplar, Aziz Paulus'un Hayatı, Yaşu'nun Öyküsü, Büyük Günahlar adlı duvar halısı resimleri de bulunur. Bazı yağlıboya tabloların onun tarafından yapıldığı, böylece Antwerpen'in (Anvers) gotik maniyerizminden romantizme geçişi başlatan ressam olduğu sanılmaktadır. Rönesans'a katılan ilk Flaman sanatçılar arasında yer alan Coecke hakkındaki diğer bir kayda değer bilgi de ünlü ressam Pieter Brugel'i atölyesine çırak alıp yetiştirmiş ve kendisine damat seçmiş olmasıdır.
DAHA AZ GÖSTER