Bu bir overrated vakası. Bugüne kadar oyun hakkında özellikle tek bir kelime yorum okumadım ki etkisinde kalmayayım. İzlemeye geçtim. Ve sonra izlerken ve izledikten sonra da şunu dedim: "Ne ki şimdi bu? Ne izledim ben? Bu oyun bana ne kattı?”
Sıkılmaktan balon balığı gibi şişirdi bu oyun beni. Hayata dair kırıntıların olduğu bu oyun belli ki şişirilmiş, şişirilmiş, şişirilmiş ve seyirci de Uniq Hall'ü doldurmuş.
Türkiye'de "eşcinsellik" gibi bir konunun işlendiği oyunun izlenmesi/konuşulması gerekmekte, diyenler için oyun sonrasında kız arkadaşıma söylediğim cümlelerin aynısını aktarıyorum: "İster homoseksüel ister heteroseksüel olsun karakterlerin kendisi, mekân değişimleri, teknik konular ve oyuncuların performansı hariç oyunu oyun yapan asıl şey, metin, kupkuru. Olmamış. Geçmedi bana. Benim için tamamen ziyan. "
Diyaloglar kopuk. Seyirci 3-5 anlayabileceği espriyi görür görmez hemen atlıyor. Cidden cumartesi akşamım ziyan oldu, teşekkürler bu kadar kötü metinli bir oyunu başarılı bir şekilde sergilediğiniz için. Kinaye yapmıyorum bu bir başarı. Performans izlemek isteyen aradığını bulur bu oyunda. Fakat hikâye yok. Üzgünüm. (İyi ki telefonuma (reklam olmasın) …. filmini yüklemişim de uzun yoluma yoldaş oldu.)
Uniq Hall için diyeceklerim var. Balkonda altta yer alan ışıklarınız seyirciyi kör etmekte. Zaten bir dünya yol tepip geliyoruz. Oyun güzel çıkmıyor, teknik olarak sınıfta kaldınız. Yazık. Çok yazık.
Yutmak / Craft