Araştırma ayağı ile klasik eserlerin uyarlanması ya da yeniden yazımıyla farklı fiziksel tiyatro tekniklerini harmanlamayı ve hareket odaklı bir yaklaşımı merkeze almayı amaçlayan Fiziksel Tiyatro Araştırmaları'nın yeni oyunu, tragedyaların kahramanlarını çemberin dışına alarak bilmediğimiz isimsizleri, kaybedenleri, komik duruma düşenleri ve yok sayılanları başrole taşıyor. Riskli olduğu kadar radikal bu kararın oyunun ilerleyen dakikalarla birlikte ne kadar doğru olduğu ise daha net anlaşılıyor.
Haberci'nin merkezinde Sofokles'in üçlemesini görüyoruz ve ekibin tragedyaların isimsiz habercilerine clownesk bir bakışla yaklaşması, beraberinde "Fiziksel komedinin tüm unsurları tragedya kalıplarıyla iç içe geçse nasıl bir sahne dili oluşurdu? Tragedyaların bugüne kadar araçsallaştırdığı haberciler, ya bu defa tragedyaları araçsallaştırarak kendi hikâyelerini anlatmaya başlasalar? Ne olurdu, ne anlatırlar, başlarına ne gelirdi?" sorularına geniş bir alan açıyor. Bunun doğrultusunda anlatı şekillenirken sahnedeki üç başarılı oyuncunun varlığı, hatalarının bedelini hem kendisine hem topluma ödeten kahramanların karşısına zoraki tanıklıklarını aktaran habercileri koyup onları içinde bulundukları durumu sorgulayan, kendi kişisel tarihlerini arayan komik anlatıcılara dönüştürüyor.
Altı aya yayılan bir metin ve sahneleme araştırmasıyla ve ortak üretim tiyatrosu (devised theater) yöntemiyle Antik Yunan metinlerinden yola çıkarak yazılan oyun; insanlık tarihine, medya toplum ilişkisine de güncel bir bakış getiriyor. Böylelikle disiplinlerarası anlatı, multimedya, dans ve farklı oyunculuk yaklaşımlarını iç içe geçirerek tiyatronun anlatım olanaklarını mozaik haline getiriyor.
Bunun yanında oyunun ses, ışık, dekor ve video anlatımı konusunda teknik anlamdaki güçlü yanı ise ayrıca alkışı hak ediyor.
Haberci / Omnia Yapım