Deneyiminizi arttırmak için sitemizde çerezleri kullanıyoruz. Devam ederek Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmektesiniz. Detaylı bilgi için tıklayınız.TAMAM
Öncelike Yigit Özşener için söylebilecek laf bulamıyoum; oyunun yarısını nasıl olur da bir insan işinde bu kadar iyi olabilir diye düşünmeden edemiyorsun. O akış, o hızlı ezber, o yönlendirmelere verilen fiziksel reaksiyonlar derken ağzınız açık izliyorsunuz adamı.
Bence Şahika Tekand’ın hatası da burada başlıyor;
• Oyuncu o kadar akışkan ve hızlı ki bir süre sonra söylediklerinden kopup becerisine odalanıyorsunuz.
• Hani başarılı filmler için ‘’the oscar scene’’ dediğimiz anlar vardır ya, bu oyun baştan sona Yiğit Öşzener’in ‘oscar scene’’leri ile dolu – aralıksız ve bu çok yorucu ve gereksiz. Ne seyirci ne oyuncu soluklanamıyoruz.
• Özşener’in oyun içerisinde söylemleri kıymetli ve tartışmaya/üzerine düşünülmeye değer ama hiç es vermediği için bir süre ister istemez oyun anlamaya derman kalmayan söylemlere dönüşüyor – yok her saniyesinde konsantreydim diyenin de alnını karışlarım.
• O kadar bir yükleme var ki oyun sonunda ‘’I know kung-fu’’ dememiz gerekir ama burası Matrix değil.
• Bence Şahika Hanım oyun sonunda LED ışıkların anlamına dair bir anket yapsın- izleyenlerin bazılarının hala anlamadığını, bazılarının ise ancak oyunun yarısından sonra bazı bazı anladğına iddiaya girerim.
Yiğit Bey’i en son Prometheus rolünde izlemiştim – tartışmaya açık olmayacak derece iyi oyuncu. Şahika Hanım’ın da oyunları ortalamanın çok üzerinde ama bir o kadar yorucu. Yğit Özşener bundan öte sınırlarımı zorlayabilirim diyorsa helal olsun – ben performansına ağzım açık hayran kaldım.
Son olarak bilet fiyatlarına gelelim. Adam başı 130 küsür TL verdik ve bakacak olursanız tek kişilik 50 dakika bir gösteri. Masraflar vs. derken belki kar bile etmiyorsunuzdur ama ben kız arkadaşımla tiyatroya gidiyorum ve haftada mümkümse 4 oyun =1000 TL ortalama ediyor. Kaliteli sanata ulaşmak bu kadar maddi bir yük olmamalı.
Aşınma / Studio Oyuncuları